Soldaki görselde gördüğünüz afiş, Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Ahmet Akın’ın afişi. Sağdaki görselde gördüğünüz ise Altıeylül Belediye Başkan Adayı Hasan Avcı’nın afişi.

Bildiğiniz üzere; Ahmet Akın CHP’den aday; Hasan Avcı'da bağımsız aday.

Hangi partiden olursa olsun; bu yırtılmış seçim afişleri asla görmek istemeyeceğim bir tablo.

Eminim ki rahatsız olan onlarca insan da var. Şimdi onların sesi olmak için yazıyorum özellikle bu yazıyı! 

Görseldekiler sadece bu sabah kadrajıma yansıyanlar. Seçim maratonu boyunca o kadar karşılaştık ki bu çirkin manzara ile… Zaten her seçimde karşılaştığımız aciz bir hareketin göstergesi bu.

İlk kez şahit olmuyoruz!

Ya adayların afişleri yırtılıyor, ya hali hazırda asılı adayın afişi üzerine kendi adaylarının afişi asılıyor, ya da “kendilerince komik olduğu düşünülen” çizimler yapılıyor. Üstelik bunu koca koca insanlar yapıyor. Oy kullanan insanlar. Bilinçli dediğimiz kişiler; sözde bilinçli!

Soruyorum şimdi size; afiş yırtınca o adayı kökten ortadan kaldırabildiğinizi mi düşünüyorsunuz? Yok ettiğinize mi inanıyorsunuz?

Sizi bir gerçekle tanıştırayım o halde:

Afişlerini yırttığınız adayın görseli, 31 Mart’ta oy pusulasında karşınıza çıkacak.

Velhasıl yapılan birtakım amaçsız eylemleriniz; sonucu değiştirmiyor; DEĞİŞTİRMEYECEK!

Bir sandal düşünün şimdi. Ama onu suda değil de karada düşünün. Küreklerini toprağa vura vura ilerlemeye çalıştığını canlandırın gözünüzde. Nasıl bir tablo sizce?

Olduğu yere ait olmadığı için yaptığı eylem de anlamsız değil mi?

Afiş yırtmakta böyle. Biraz daha yalın anlatayım; toplumumuzun bir kısmı kendini tanımaz. “Fikri hür, vicdanı hür” dediğimiz durumdan bir haberdir. Nerede olduğunu, ne yapmak istediğini, neyi savunduğunu, neden savunduğunu bilmez. Ya sürü psikolojisi dediğimiz olayla karşı karşıyadır; ya da benliğini tanıyamamış savuruluyordur. İşte bu tip insanlar olduğu yere de ait değildir. Nereye ait olduğunu da bilmezler. Yaşamla giriftleşmeden yaşayanlardır böyleler. E tabii şimdi gel de bu insanlardan anlamlı eylem bekle. Haliyle yersiz hareketlere sürüklenecekler. Hayatlarının doğal akışlarındalar yani. Ama farkındalığı da geç olmadan yakalamalılar. Zira sonunda; 'bir fikri' savunan aydın bireylerden mahrum kalıp; sağda solda afiş parçalayan 'akıl yoksunları' ile muhatap olmak zorunda kalıyoruz!

***

Rekabet, seçim afişi yırtmakla olmaz.

Adayın dışındaki diğer adaylara da saygı duyarak; adil bir yarış içinde koşmalı insan.

***

Haldun Taner’in Keşanlı Ali Destanı’ndan bir kesit ile sonlandırıyorum yazımı:

“ İNSANIN ESKİ HUYU

KENDİNE HEP BİR PUT YAPAR

OLDUM BİTTİM BÖYLE BU

KENDİ YAPAR KENDİ TAPAR.”

Hande Balcan

[email protected]