Gündem

Özgür Özel, Dilruba Kayserilioğlu ve Dilara Çiçek'i CHP'nin kuruluş yıl dönümü törenlerine davet etti: "CHP kutuplaşmanın değil, kucaklaşmanın partisidir"

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, sokak röportajında kullandığı ifadeler nedeniyle 18 Ağustos'ta tutuklanan Dilruba Kayserilioğlu ile başörtüsü nedeniyle Dünya Diş Hekimliği Kongresi’nde görev alması kabul edilmeyen Dilara Çiçek'İ 9 Eylül'deki kuruluş yıl dönümü törenlerine davet ettiğini belirterek, "Dilara'nın geleceği de Dilruba'nın geleceği de CHP'nin güvencesi altındadır. CHP kutuplaşmanın değil, kucaklaşmanın partisidir" dedi.  

(AYVALIK) - CHP Genel Başkanı Özgür Özel, sokak röportajında kullandığı ifadeler nedeniyle 18 Ağustos'ta tutuklanan Dilruba Kayserilioğlu ile başörtüsü nedeniyle Dünya Diş Hekimliği Kongresi’nde görev alması kabul edilmeyen Dilara Çiçek'i 9 Eylül'deki kuruluş yıl dönümü törenlerine davet ettiğini belirterek, "Dilara'nın geleceği de Dilruba'nın geleceği de CHP'nin güvencesi altındadır. CHP kutuplaşmanın değil, kucaklaşmanın partisidir" dedi.  

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Balıkesir programı kapsamında CHP Ayvalık İlçe Başkanlığı'nı ziyaret etti. "Babaevi" olarak nitelediği Başkanlık binası önünde yurttaşlara seslenen Özel, bir sokak röportajında kullandığı ifadeler nedeniyle 18 Ağustos'ta tutuklanan Dilruba Kayserilioğlu ve başörtüsü nedeniyle Dünya Diş Hekimliği Kongresi’nde görev alması kabul edilmeyen Dilara Çiçek'i 9 Eylül'deki CHP'nin kuruluş yıl dönümü törenlerine davet ettiğini söyledi.

Özel'in açıklamalar özetle şöyle:

"Programımızın Ayvalık'ta başlayacağı yer arkamdaki bu önemli bina. Bu binanın benzerleri var Ayvalık'ta. Her siyasi partinin ilçe başkanlıkları var. Hepsi şüphesiz demokrasi için çok önemli ama bu bina başka hiçbir binada olmayan bir vasfa sahip. Bu bina hepimizin babaevidir. Babaevinin bacası tütsün diye odun çekenlere yürekten teşekkür ediyoruz.

"Yeriniz babaevinin baş köşesi"

Ama zeytinci olsun, halinden memnun olmasın; ama 12 bin 500 lira verilen emekli olsun; ama asgari ücretine zam yapılmayan işçi olsun; yoksullar, işsizler olsun, ümidini kaybetmiş işsizler olsun; iyi olur diye oy verip de 'ben Cumhur İttifakı'na oy verdim, pişmanım' diyenler olsun. İşte babaevi burasıdır, kapısı açıktır. Yeriniz babaevinin baş köşesidir.

Sosyal demokratları, muhafazakar demokratları, milliyetçi demokratları, Kürt demokratları, bu ülkeyi ve birbirin seven; daha eşit, daha adil, daha zengin ve daha özgür bir Türkiye isteyen bütün demokratları babaevine çağırıyoruz. Millet İttifakı'nın geçmişteki bileşenlerinin seçimlerde bir arada olmasını istedi seçmen ama biz Ankara'da anlaşamadık. Balıkesir'e dedik ki, ' Ahmet Akın Türkiye ittifakının adayıdır, size emanet ediyoruz.' Ayvalık'a dedik ki, 'Mesut Ergin Türkiye ittifakının adayıdır, size emanet ediyoruz.' Sesimizi duyan, onlara sahip çıkan ittifakla yüzde 43 oy aldığımız yerde ittifaksız büyükşehirde yüzde 52, Ayvalık'ta yüzde 58 oylarla Türkiye ittifakını iktidar yapanlara teşekkür ediyorum. Verdiğimiz sözleri yerel seçimde tuttuk. Genel seçimlerde de, Cumhuriyet'in ikinci yüzyılının ilk seçimlerinde hepimizin partisi iktidar olacak.

"CHP 'susuzluk demekti', AKP'den susuz aldığı belediyeyi suya, huzura kavuşturuyor"

Enkaz devraldık mı, vallahi bir yönlü değil. Mali olarak Türkiye'nin en borçlu belediyelerinden bir tanesi. Borcu ödemeyi bırakın, faizinin ödenecek hali yok. Büyük bir plansızlık ve yatırımsızlık. Edremit'in arıtması da yok, kanalizasyon sistemiyle ilgili çalışmalar da hiç yapılmamış ve yetersiz, körfezi de perişan ediyorlar, Ayvalık'ın da susuzluk sorununa BASKİ bir adım atmamış. Ahmet Akın projeyi hazırladı, biz elimizden gelen desteği hazırladık. Gelecek sene geldiğinizde su sorunu çözülmüş olacak. Keşke 5 yıl önce Ahmet Akın gelirken bir sebepten başka bir yere gidip de seçim birilerinin eliyle AKP'ye verilmeseydi de şu anda bu sorun Ayvalık'ta olmasaydı... CHP 'susuzluk demekti', AKP'den susuz aldığı belediyeyi suya, huzura kavuşturuyor. Alın size CHP belediyeciliği.

"CHP kutuplaşmanın değil, kucaklaşmanın partisidir"

Dilruba, bir sokak röportajında -söylediği sözlerin hepsine katılmayabilirsiniz- genç bir kadın düşüncelerini ifade ediyor. Onu tutukladılar ve Eylül ayının 3'ünde mahkemeye çıkaracaklar. Yarın sabah hepiniz adına Dilruba'yı cezaevinde ziyaret edeceğim ve kendisini 9 Eylül günündeki partimizin kuruluş yıl dönümü törenlerine davet edeceğim. Dilara, diş hekimiliği fakültesi öğrencisi. Dünya Diş Hekimliği Kongresi'nde 'seni istemiyorlar' demişler. Niye? 'Senin başörtün var' demişler. Bu sabah Dilara'yı aradım. Böyle bir uygulamaya tasvip etmediğimizi, başı açık ya da kapalı önemli olan bu ülkenin evlatlarının özgürlükleridir, yaşam biçimidir. Dilara'yı da bugün 9 Eylül'de partimizin kuruluş yıl dönümü törenlerine davet ettim. Dilara'nın geleceği de Dilruba'nın geleceği de CHP'nin güvencesi altındadır. CHP kutuplaşmanın değil, kucaklaşmanın partisidir.''