(ANKARA) - CHP Grup Başkanvekili Murat Emir, "Küçük Narin için haftalarca kaygılandık. Okula sevinçle koşması gerek Narin maalesef bir cinayete kurban gitti. devlet gücünün yeterince seferber edilmemesi varsa iki elimiz yakalarındadır. CHP olarak bölgedeyiz, bu sürecin bir an önce aydınlatılması için CHP olarak Meclis'te bir araştırma komisyonu kurulmasını öneriyoruz" dedi.
CHP Grup Başkanvekili Murat Emir, gündeme ilişkin Meclis'te basın toplantısı düzenledi. Emir, Narin Güran cinayeti, "Mustafa Kemal'in askerleriyiz" şeklindeki slogan atan Kara Harp Okulu mezunu teğmenler tartışması ve Polat çiftinin tutuksuz yargılanmasını değerlendirdi.
Narin Güran cinayetinin tüm yönleriyle aydınlatılması gerektiğini belirten Emir, şöyle konuştu:
"Küçük Narin için haftalarca kaygılandık. Okula sevinçle koşması gerek Narin maalesef bir cinayete kurban gitti. Bu sadece bir çocuğun öldürülmesi değil, aynı zamanda bütün vicdanları ayağa kaldıracak son derece korkunç, zalim ve insanlık dışı bir suç.
Narin'in kaybolması haberinden sonra yetkililerin yeterince hızlı davranmadığına dair kaygılar oluştu. Tüm Türkiye'de bütün vicdanlar ayağa kalktı ve Türkiye medyanın sayesinde kulağını oraya kabarttı. Burada bir es geçme var mı? Özellikle bu köydeki herkesin adeta ağız birliği yapmışcasına suskun kalması ve özellikle de kimi yetkililerin bu olayın üzerine kadar yeterince gidildiğine dair güvence veremiyor oluşu herkesde soru işaretlerini artırdı. Türkiye'de şiddet kültürü giderek yaygınlaşıyor ve cezasızlık kültürü bu şiddeti körüklüyor."Bu sürecin aydınlatılması için CHP olarak Meclis'te bir araştırma komisyonu kurulmasını öneriyoruz"
AKP'li Diyarbakır milletvekilinin sözleri ve ailenin siyasi bağlantıları, ekonomik gücü ve kendi içindeki bir organizasyonu olduğu düşüncesi herkesi kaygılandırdı ve bu olayın üzerine gidilmesi için bütün vatandaşlarımız ve medya harekete geçti. 21. günündeyiz ve hala birçok karanlık nokta var. Sayın Ensarioğlu, 'Bilip de söyleyemediklerimiz var' diyor. Ne demek bu, neyi saklıyorsunuz? 8 yaşındaki bir çocuk katledilmiş. Bununla ilgili ne biliyorsan söylemen gerekirken beyefendi biliyormuş ama aileyi tanıdığı için söyleyemezmiş. İşte bu anlayış, bu cinayetlerin üzerine gidilmesini önlüyor, aynı zamanda bunların artmasına sebep oluyor.
Bu köyün halkı 21 gündür nasıl susabiliyor? Bu devletin kolluk güçleri, savcısı yok mu? Yoksa '21 gün olsun da deliller kararsın, Narin'in bedenindeki suça ilişkin deliller yok olsun, bu arkadaşlar bir soruşturma yapsınlar ama deliller gittikten sonra olayın üstü ortülebilir hale gelsin...' Burada bir görevini eksik yapma varsa, bildiğini söylememe varsa -ki milletvekili öyle diyor- devlet gücünün yeterince seferber edilmemesi varsa iki elimiz yakalarındadır. CHP olarak bölgedeyiz, bu sürecin bir an önce aydınlatılması için CHP olarak Meclis'te bir araştırma komisyonu kurulmasını öneriyoruz."
"Harbiyelilerin ebedi Başkomutanları Mustafa Kemal'in askerleri olmalarından korkuyorsunuz ve bundan hoşlanmıyorsunuz"
Kara Harp Okulu mezuniyet töreninde ''Mustafa Kemal'in Askerlerleriyiz" sloganları atan teğmenlere yönelik eleştirilere ilişkin de konuşan Emir, teğmenleri şöyle savundu:
"Sayın Cumhurbaşkanı o yemine kulak verseydi veya daha önce kendi gözü önünde edilen yeminlere kulak vermiş olsaydı o kılıçların Cumhuriyet düşmanlarına karşı kuşanıldığını bilirdi. Ama onun gözü Harbiyelilerde değil. Yoksulluk, işsizlik, açlık konuşulmasın diye 'bir cambaza bak oyunu' oynuyor. Siz Harbiyelilerin ebedi Başkomutanları Mustafa Kemal'in askerleri olmalarından korkuyorsunuz ve bundan hoşlanmıyorsunuz. En doğal sevinci devlete karşı kalkışmanın bir parçasıymış gibi sunarak bir tartışmayı başlatıyorsunuz ama bu arada FETÖ benzeri çabalara alet olarak da en büyük zararı ordumuza veriyorsunuz. Burada iki kişinin sessizliğini manidar buluyoruz: Sayın Hulusi Akar ve Sayın Yaşar Güler. Onları Harbiyelileri korumaya davet ediyoruz.
"Soruşturmayı genişletin, bütün iş birlikçilerini ortaya çıkarın"
Murat Emir, Polat çiftinin tutuksuz yargılanmasına ilişkin de şunları söyledi:
"Bu ülkede 40 yıl çalışarak bir ev sahibi olmak veya bir çocuğu hakkıyla okutabilmek hayalken bu çiftin fütursuz harcamalarına tanık olduk. Bu paraların helal kazanç olarak değerlendirilebilmesi imkansız. Peki bu soruşturmada niye tutuksuz yargılıyorsunuz? Bu kara para kimlerin parasıydı, bu sahte faturayı kimler kullandı? Polat çiftinin ortakları ortaya çıkarılmadan bu yargılama adaletin yerine getirilmesini sağlayamaz. Soruşturmayı genişletin, bütün iş birlikçilerini ortaya çıkarın ve böyle bir suçu örtmenin de suç olacağını aklınızdan çıkarmayın."