(ANKARA) - CHP İstanbul Milletvekili Gamze Akkuş İlgezdi, 2024-2025 eğitim öğretim yılının başlamasına günler kala kırtasiye malzemelerinde neredeyse yüzde 300 artış yaşandığını belirterek, "Okul yolu veliler için zorluğa gidiyor, asgari ücretli kara kara çocuğunun kırtasiye malzemelerini nasıl alacağının derdine düştü" dedi.
2024-2025 eğitim öğretim yılı 9 Eylül’de başlayacak. CHP'li İlgezdi, kırtasiye malzemelerindeki artışla ilgili yazılı açıklama yaptı. İlgezdi, şunları kaydetti:
"Çocukluğumuzun bir şarkısı vardı ‘okul yolu düz gider, çocuklar bayram eder’ diye şimdi okul yolu veliler için zorluğa gidiyor, çocuklar bayram sevinciyle yeni alınan defterlerin, boya kalemlerinin sevincini yaşayamıyor. 2023 yılında yalnızca kırtasiye malzemelerinin en uygun ölçekte tedariki bin 200 TL’ydi, bu yıl en uygun fiyatlarla kırtasiye malzemelerinin maliyeti 3 bin 500 TL. Bir yılda kırtasiye ücretinin artışı neredeyse yüzde 300. Asgari ücretliye zam verilmedi, memur emeklilerine ve memurlara yüzde 19 zam verildi. Neredeyse her gün kalem kalem her ürüne zam gelirken veliler çıkmazda, iktidar ise hayal satıyor. Bugün bir asgari ücretli 17 bin lirayla çocuğunun kırtasiye masraflarını mı karşılasın, kirasını mı ödesin, faturalarını mı ödesin, mutfak giderlerini mi karşılasın? AKP iktidarı unutmuş olabilir ama biz unutmadık, unutmayacağız, oğluna, okulun istediği pantolonu alamadığı için intihar eden baba İsmail Devrim’i. AKP’li yetkililerde çocuğuna kırtasiye malzemeleri alamayan anne, babanın mahcubiyetinin onda biri bile yok, yazık.
Yoksulluk adeta veba gibi yayılıyor, veliler çıkmazda. Çocuğuna geçen yıl kullandığı defterleri kullanması önerisinde bulunan bir babanın çaresizliği var. Dert yalnızca kırtasiye ürünlerinin alınmasıyla bitmiyor, okul kıyafetleri, servis ücreti ve iktidarın Millî Eğitim Bakanlığı'na yeterli bütçeyi ayırmadığı için okul idareleri giderleri karşılamak için velilere yükleniyor. Okullar ticarethane haline getirildi, okulların fiziki şartlarının iyileştirilmesi için farklı isimlerle velilerden para isteniyor, velilerde mecburi olarak ödeme yapıyorlar. 6 Şubat depreminin etkisi eğitim-öğretim faaliyetlerini de etkiledi. Deprem bölgesindeki konteyner kentlerde çok kötü koşullarda hiçbir destek almadan eğitim-öğretimini sürdürmek zorunda kalan öğretmenlerimiz ve öğrencilerimiz var. Eğitim, refah anında bir süs, felaket sırasında bir sığınaktır evlatlarımız felaketi yaşadığı bu dönemde onlar için en güvenli sığınak olan eğitimden de iktidarın bilgisizliği sebebiyle yeteri kadar faydalanamıyor. AKP iktidarı özel okullara aktardığı paraların çok az bir miktarını devlet okullarına aktardığında çok rahat bir şekilde eğitim-öğretim faaliyeti sürdürülebilir. Ama maalesef sermaye sever AKP iktidarı Cumhuriyet’in 100. yılında yüz karası haline getirdiği eğitim sistemi adeta can çekişiyor."