İYİ Parti Isparta Milletvekili Aylin Cesur, TBMM’de; “Hayat pahalılığı vatandaşın canına tak etmişken sanki kendileri yiyeceklermiş gibi ‘Gerekirse soğan yeriz’ diyen sırtı pek milletvekilleri, ‘Gerekirse simit yeriz’ diyen karnı tok destekçilerini gördük. Karne yine sıkıntılı, yakında bunların ‘geççek’ ve sizin de gitçek olduğunuzu gördük” dedi. İYİ Parti Isparta Milletvekili Aylin Cesur, dün TBMM Genel Kurulu’nda; Temmuz 2021’den Şubat 2022’ye Türkiye’de yaşanan olayları, Türkiye’de gelinen noktayı, vatandaşın sorunlarının sıralandığı karne konuşmasını yaptı. Cesur ekonomik krizden, kadın cinayetlerine, çevre sorunlarından işsizliğe kadar Türkiye’de yaşanan birçok sorunları dile getirdi. Cesur şunları söyledi: “Yüce Meclisimizde vatandaşlarımızın sorunlarını dile getiriyoruz. Bu nedenle de biliyorsunuz ben her sene Şubat’ta ve Temmuz’da karne konuşmaları yapıyorum. Temmuzdan bugüne neler olmuş bir hatırlayalım, en çok can yakandan başlayalım; ekonomi hâliyle. Bütün dünya faizleri yükseltirken ekonomi biliminin aksine faizlerin indirtildiğini, Türkiye'nin insan eliyle yapılmış dış kaynaklı olmayan ilk ekonomik krizine imza atıldığını gördük. Çin modeli, ihracat modeli, Türkiye modeli derken ne olduğunu ne sizin ne de bizim bildiğimiz, haftada bir değişen ve asla öngörülemeyen ekonomi politikaları gördük. 8 lira olan doları 18 liraya çıkarıp sonra 13 liraya inmesinin marifet diye satmaya çalışıldığını gördük. Türk lirasının yüzde 50'den fazla değer kaybettiğini, iki ay arka arkaya Arjantin'in bile gerisine düştüğünü ve sonuçta yüzde 50 enflasyon yaşandığını gördük. Ekonomide neler yaşanacağının ancak gözlerindeki ışıltıyla anlaşılmasını sağlayan ve cumhuriyet tarihine bu şekilde yazılacak bir Bakan gördük. Ocak ayı dış ticaret açığının 10,4 milyar dolarla tüm zamanların rekorunu kırdığını, 17,6 milyar dolar ihracata karşılık ithalatın yüzde 55 artarak 28 milyar dolar olarak gerçekleştiğini gördük. Böylece lirada yaşanan değer kaybının iddia edildiği gibi ihracatı patlatmadığını gördük. Doların 10 lira olacağını söylediği için vatandaşlarımızın yargılandığı, 18'e ve oradan da 13'e giden yolculuğundan sonra yargılanan 38 kişinin duruşmalarının ertelendiğini gördük. Dolar çıkarken elektriğe, doğal gaza, benzine yapılan zamların dolar inince nedense geri alınmadığını gördük. Dünyanın en büyük 16'ıncı ekonomisiyken 21'inci sıraya gerilediğimizi, yarım asırdır ambargo altında yaşayan komünist Küba'nın bile kişi başı millî gelirinin Türkiye'yi geçtiğini gördük. Sanayiciye tam üç gün gaz verilemediğini ve sanayide üretimin durduğunu gördük. 2016'dan beri yeni yurt yapılmadığı için öğrencilerimizin sokaklarda kaldığını gördük. Yeni yılla elektriğe yüzde 50, kota aşılırsa yüzde 125 ve doğal gaza yüzde 25 zam yapıldığını gördük.  Benzine her hafta gelen kuruş kuruş zamlarla 8 liradan 15 liraya çıktığını, vitrinlere elektrik faturalarının asıldığını, cirosundan fazla gelen elektrik faturaları nedeniyle esnafımızın battığını gördük. 2021'de asgari ücretle 2.250 tane ekmek alınırken asgari ücret zammıyla 2022'de ancak 1.417 tane ekmek alınabildiğini gördük. Marketlerde şekere, yağa, kahveye satış kotası getirildiğini, bebek mamasına ve Ezine peynirine kilit takıldığını gördük.  Son bir yılda gübre fiyatlarının 4, yem fiyatlarının 2 katına çıktığını gördük; çiftçinin belinin büküldüğünü, Türkiye'de tarım ve hayvancılığın bitirildiğini gördük. Ürettiğimizden çok ithalatla, buğday ithalatında dünya 1'incisi olduğumuzu gördük. Gıdada KDV'nin yüzde 8'den yüzde 1'e indirilmesine rağmen vergi indirimi sonrası fiyatların daha da arttığını gördük.