(İSTANBUL) - Toptaş Holding Yönetim Kurulu Başkanı Uğur Toptaş, Rusya-Ukrayna savaşının bakır fiyatlarına etkisini değerlendirdi. Toptaş, "Savaştan dolayı Rusya uluslararası ödeme sistemlerinden çıkarıldı. Amaç Rusya’nın savaşı destekleyecek hamleler yapamaz hale getirilmek istenmesiydi ancak bu durum ağır sanayi ham maddesi olan bakır ticaretine ve borsa stok kontrolü yapan yatırımcıya ciddi zararlar verdi. Emtialar para transferi yerine geçemez” dedi.
Toptaş Holding Yönetim Kurulu Başkanı Toptaş, sanayi metallerinin lideri olması beklenen bakır piyasasına ilişkin açıklamalarda bulundu. Rusya-Ukrayna savaşının Avrupa ekonomisine ve bakır fiyatlarına etkisine değinen Toptaş, “Avrupa, İngiltere ve Amerika’nın Ukrayna’yı finanse etmesi, Rusya’yı yıpratma amacı taşıdığı gibi süreç bakır piyasasını da etkiliyor” ifadelerini kullandı.
Uğur Toptaş’ın konuya ilişkin yaptığı değerlendirme şöyle:
“Şu an sanayicinin desteğe ihtiyacı var, özellikle 2025 yılında”
“Savaştan dolayı Rusya uluslararası ödeme sistemlerinden çıkarıldı. Amaç Rusya’nın savaşı destekleyecek hamleler yapamaz hale getirilmek istenmesiydi ancak bu durum ağır sanayi ham maddesi olan bakır ticaretine ve borsa stok kontrolü yapan yatırımcıya ciddi zararlar verdi. Elbette ana temennimiz bu savaşın en kısa sürede bitmesi. Emtialar para transferi yerine geçemez. Avrupa, İngiltere ve Amerika’nın Ukrayna’yı finanse etmesi, Rusya’yı yıpratma amacı taşıdığı gibi süreç bakır piyasasını da etkiliyor. Rusya üretimi bakırlar Londra Metal Borsası’ndan çıkartıldı. Bahse konu yüz binlerce ton bakır ticaret ve sistem dışına çıkartıldığı için ödeme zorlukları yaşanıyor. Londra Metal Borsası’na kayıtlı olmayan bakırlar var. Burada önde gelen İran ve Rusya üretimi bakırlar mevcut. Bunlar Londra Metal Borsası’ndan çıkartıldılar. Stoklara bakarken bir şekilde kayıt dışı bakırın durumunu öğrenmekte fayda var, nitekim talebi karşıladığı için fiyatlara etkisi olmakta. Burada bahse konu yüz binlerce ton bakır ticareti ve sistem dışına çıkartıldığı için ödeme zorlukları yaşanıyor. Bunlar türlü türlü şekillerde geçici olarak çözülüyor ama en kısa zamanda kayıt dışının önüne geçilmeli. Zira piyasa analizinde yatırımcı zorlanıyor, doğru analizi yapamıyor. Ne kadar üretiliyor, kim alıyor, kim satıyor? Stoklar ve talep ne şekilde ve ne kadar organik? Tüm bunlar çok önemli, ivedi bir şekilde kayıt dışının önüne geçilmeli. Türkiye’de hangi fabrikayla görüşme yapsam tamamında ihracat kaybı var, işlerinin şu an yüzde 70’ini kaybetmiş olan fabrikalar var. Üretiminin yüzde 100 kapasitesinden yüzde 40’a geri çekmiş olanlar var. Şu an sanayicinin çok desteğe ihtiyaç olduğu dönem. Özellikle 2025. 2026 sonrasında düzeltme yaşayacağız. Şu an sanayicinin çok desteğe ihtiyacı var, özellikle 2025 yılında. 2026 sonrası ise toparlanma süreci başlayacak.”
2025 yılı için yaklaşık 500 bin ton civarında arz fazlası olacağını öngören Toptaş, faiz indirimlerinin bakır fiyatlarını yukarı yönlü etkileyebileceğini belirtti. Eylül ayında gerçekleşecek ABD Merkez Bankası (FED) toplantısında faiz indirimi beklediğini sözlerine ekleyen Toptaş, değerlendirmesini şöyle sürdürdü:
“Yatırım yapmadan önce stoklara bakarsınız, ne kadar bakır stoğu var, ne kadar tüketim var, arzda açıklık olacak mı, talep buna göre artacak mı? En doğru yatırım şekli budur, buna bakılır. Bunun üzerinden bir strateji yapılır. Fakat FED’in faiz indirimi söz konusu ve sene başından beri sanki yarın faiz indirim olacakmış gibi piyasa bunu sürekli fiyatlıyor. Aslında piyasa bunu kullanıyor. İstediği şekilde fiyatlamayı algı medyası yaparak bu noktada bunu yönlendiriyor. 2025 için şunu söyleyebilirim, 500 bin ton civarı arz fazlası olacak. Şu andaki faiz indirimiyle fiyatlar yukarı yönlü gidebilir. Eylülün 18’inde FED’in toplantısı var. Bu toplantıda bu indirimi bekliyorum. Faiz indirimi, şu anda 9 bin 200 nakit fiyatı olan bakırın tahminen 9 bin 800-10 bin dolar bandına taşımasına sebep olacaktır.”