İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ile eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun görüşmesini değerlendiren CHP lideri Özgür Özel, “Bu çok normal bir adım. Görüşmeden bilgim vardı. Kılıçdaroğlu ile ben de görüşeceğim. Tüzük değişikliğine dair fikrini alacağım” dedi
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, TBMM'deki olağanüstü Can Atalay özel oturumunda TİP Milletvekili Ahmet Şık'a saldıran AKP'li Alpay Özalan'a ilişkin, "Alpay, demokrasi mikrobudur. Onun işi hastalık yapmak" ifadelerini kullandı. İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ile eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun görüşmesini değerlendiren Özel, “Bu çok normal bir adım. Görüşmeden bilgim vardı. Kılıçdaroğlu ile ben de görüşeceğim. Tüzük değişikliğine dair fikrini alacağım” dedi. Özel, ayağının kırılmasının ardından iktidardan geçmiş olsun telefonu alıp almadığına dair soruya "Ayağımın kırılmasının ardından ilk telefon Devlet Bahçeli’den geldi" yanıtını verdi. Üsküdar Belediye Başkanı Sinem Dedetaş'ın "İstanbul'u yönetmeye hazırım" açıklamasını da değerlendiren Özel, "Bir daha belediye başkanlarımız arasında böyle bir tartışma duymayacaksınız. Arkadaşlar uyarıldılar. Ekrem Bey de, ben de memnun olmadık bu gündemden. Arkadaşlarımız kötü niyetli değiller. Biraz siyasette yeniler" dedi.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Gündem Genel Yayın Yönetmeni Seyhan Avşar ve Ankara Temsilcisi Altan Sancar'a verdiği röportajda, vekilliği düşürülen Can Atalay için TBMM'de yapılan oturumda Türkiye İşçi Partisi (TİP) İstanbul Milletvekili Ahmet Şık'a saldıran AK Parti İzmir Milletvekili Alpay Özalan hakkında, "Alpay Bey'e ödenen maaşının her bir kuruşu israftır bu memleket için. Alpay demokrasi mikrobudur. Onun işi hastalık yapmak" ifadelerini kullandı.
"Alpay demokrasi mikrobudur"
Özel, Özalan için şunları söyledi:
"Alpay Bey'in milletvekili yapılması doğru değil. Meclis İdare Amiri yapılması doğru değil. Alpay Bey'e ödenen maaşının her bir kuruşu israftır bu memleket için. O kadar kötü bir şey ama mikroba 'Niye hastalık yapıyorsun?' diye sorulmaz. Bana diyorlar ki 'O da ceza aldı, o da ceza aldı.' İç Tüzük'e göre saldırı ve küfür/hakaretin cezası bu. İlkinde kınama, sonra çıkarma veriyorsun. Bu Alpay ile Ahmet Şık'ı denk tutmak meselesi değil.
Esas mesele mikroba 'Neden hastalık yapıyorsun?' diye sorulmaz. Ama Alpay'a bu fırsatı vermeden biz o oturumda usul tartışmasıyla bütün imkanları tüketmeliydik. Biz hiçbir şey yapamadık ki o gün. Kan bulaştı. Gözümüzün önünde kadın dövdüler. O tansiyonun içinde bir genel görüşme oldu gitti. İnsanları bizim vicdana davet etmemiz gerekirken herkes tuttuğu safta yürüdü. Oysa ki genel görüşme açılmasını öneriyorduk. Belki gruplar arası diyalogla bir genel görüşme açılsa 2 gün istişareler olabilirdi partiler arasında. Ama o an ben Ahmet Şık'ın o gün söylediği sözün ve üslubun taktiksel olarak da yanlış olduğunu düşünüyorum. Ayrıca İç Tüzük'e göre de sorunlu ifadeler. Alpay demokrasi mikrobudur. Onun işi hastalık yapmak."