(ZONGULDAK) - Karadeniz Ereğli Belediye Başkanı Halil Posbıyık, Ereğli Demir ve Çelik Fabrikaları’nın Özel Endüstri Bölgesi olarak ilan edilmesine ilişkin “28 Ağustos’ta Karadeniz Ereğli’nin geleceği karartıldı, güçlü lobi ve sermaye kazandı, Ereğli halkı yok sayıldı. Bunun sonuçlarını sadece ben değil hepimiz yaşamaya devam edeceğiz” dedi. 

Haluk Levent'ten Fernas Madencilik işçilerine destek Haluk Levent'ten Fernas Madencilik işçilerine destek

Başkan Posbıyık, 28 Ağustos'ta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imzasıyla Ereğli Demir ve Çelik Fabrikaları’nın Özel Endüstri Bölgesi olarak ilan edilmesiyle ilgili açıklama yaptı. Posbıyık, şunları kaydetti:

"Erdemir'in Özel Endüstri Bölgesi ilan edilmesi, aslında Ereğli'de yaşayan insanlar için bir var olma, yok olma mücadelesi. Ne demiştim? Erdemir Özel Endüstri Bölgesi olursa, 2 milyon 264 bin metrekare hazine arazisi, yani 9 milyarlık arsa bedelsiz OYAK’ın mülkiyetine geçecek. Böylelikle Karadeniz Ereğli Belediyesi’nin yüzde 40’lık gelirine de el koymuş olacaklar. Erdemir fabrika sahası, özel endüstri bölgesi ilan edilirse, Erdemir fabrika sahasında bulunan taşınmazlar için, belediyemiz artık emlak ve bir kısım harç ve vergileri tahsil edemeyecek. Erdemir, bu şehrin havasını kirletiyor, bu şehrin suyunu kirletiyor, bu şehrin tarım arazilerini kirletiyor, denizini kirletiyor. Halkımız bunca fedakârlığı yapıyor da, siz neden vergi ödemesin, belediye gelir elde edemesin diye bunca çaba gösteriyorsunuz? OYAK ile ilişkiniz nedir ki, koskoca bir şehrin haklarını görmezden geliyorsunuz? Bugün Halil Posbıyık varsa yarın başkası olur. Bu halka bu kötülüğü yapmayın. Belediye gelirlerini artıracak önlemler yerine; dar, kısır, basit siyaset anlayışı ile muhalefet belediyelerinin gelirlerini budayacak kararlar almayın. ‘Ereğli halkının haklarını gasp ediyorlar’ dedim. Gelinen noktada üzülerek söylemek istiyorum ki, özellikle 2005’de Erdemir’in özelleştirilmesi süreci başta olmak üzere Özel Endüstri Bölgesi konusunda da yalnız kaldım.

Erdemir, çıkarılan bir kararnameyle Özel Endüstri Bölgesi oldu. Bunun sonuçlarını sadece ben değil hepimiz yaşamaya devam edeceğiz. 4 Eylül Çarşamba günü, bugün tarihe bir not daha düşüyorum. Karadeniz Ereğli’nin bugünleri daha iyi günleri, çok daha kötü günleri görecek. Ereğli nefes alamaz duruma gelecek. Kanser vakaları artacak. Ereğli koynunda ölümle uyuyacak. Kimse de ses çıkaramayacak, bugüne kadar çıkarmadığı gibi. Artık OYAK yönetimi, kimseye hesap vermeyecek. İşçiyi Ereğli’den alın diye bağırırken artık Ereğli genci Erdemir’in kapısından bile giremeyecek. Göreceksiniz bunları. Çocuklarımız, torunlarımız bugün sessiz kalan, bana ne diyenlere, susanlara, OYAK yönetimine yalakalık yapanlara hesap soracak. Bu kötü günlerin müsebbibi sizsiniz diyecek! O zaman da sizler, yalnız kalacaksınız! Halil Posbıyık, doğru söylüyormuş diyeceksiniz. Ama yine iş işten geçmiş olacak. Kamuoyuna soruyorum? Erdemir bugüne kadar devletten ne istedi de alamadı. Neden illa Özel Endüstri Bölgesi olmak istedi? 2050 yılında net sıfır emisyon hedefine ulaşmasına katkı sağlamak için mi Özel Endüstri Bölgesi olmak istedi? İstihdam artıracakmış diye inananlara sesleniyorum: Tek derdi, Ereğli’nin bağrında özerk bir Cumhuriyet olmak. Kimseye hesap vermemek. Ereğli halkıyla paylaşmamak. Ereğli’nin yaşamını, havasını zehirlerken parasına para katmak. 2 milyon 264 bin metrekare hazine arazisini, yani 9 milyarlık arsayı bedelsiz OYAK’ın mülkiyetine geçirmek. Belediyenin yüzde 40 gelirlerine el koymak. Belediyeyi Ereğli halkına hizmet edemez hale getirmek. Hizmetlerini aksatmak. Biz tecrübemizle birçok işi çözüyoruz ama yarınlarda göreceksiniz Belediye bir çok hizmetinde aksama yaşayacak. Yıllardır Ereğli’nin sahibi yok diye bağırıyorum. Karabük’ün Mehmet Ali Şahin’i var. Bartın‘ın Yılmaz Tunç’u var. Ancak bugün bir kez daha gördük ki, Ereğli’nin siyaseten sahibi yok. Evet, 28 Ağustos’ta Karadeniz Ereğli’nin geleceği karartıldı, güçlü lobi ve sermaye kazandı, Ereğli halkı yok sayıldı. Daha kötü günler göreceğimiz kesin. Halil Posbıyık olarak tek başıma da kalsam, mücadelemi sürdüreceğim demiştim. Yine söylüyorum. Son nefesime kadar Ereğli’nin haklarını savunmaya, haykırmaya devam edeceğim.”



Kaynak: anka