Ramazan ayında vücudun iki öğün beslenme düzenine adapte olduğunu belirten uzmanlar, Ramazan Bayramı’nda eski düzene kademeli olarak geçilmesi gerektiğini söyledi.İSTANBUL (İGFA) -  Beslenme ve Diyet Uzmanı Hülya Yiğit, Ramazan ayı sonrası ani beslenme düzeni değişikliğinde metabolizmayı zorlamamak için beslenme önerilerinde bulundu.

Bursa'da 500 sağlıkçı iftarda buluştu Bursa'da 500 sağlıkçı iftarda buluştu

Ramazan ayı boyunca vücudun alışık olduğu beslenme düzeninden farklı bir ritme girdiğini hatırlatan Beslenme ve Diyet Uzmanı Hülya Yiğit, “Oruç sürecinde iki öğünle sınırlı beslenmeye ve uzun süre susuz kalmaya adapte olan metabolizmamızı, bayramla birlikte eski düzenine kademeli olarak döndürmek oldukça önemli.” dedi.

Bu geçişi ani ve sert yapmaktan kaçınmanın sindirim sistemi sağlığını korumaya yardımcı olacağını dile getiren Yiğit, bayram sabahında hafif ve dengeli bir kahvaltı yapmanın bu sürecin ilk ve en kritik adımlarından biri olduğunu vurguladı.

KAHVALTIDAN SONRA ŞEKERLİ YİYECEKLERDEN KAÇINILMALI!

Bayram sabahı kahvaltısında peynir, yumurta, zeytin, tam buğday ekmeği gibi besinlerle hem protein hem de lif alımını artırmak gerektiğini ifade eden Beslenme ve Diyet Uzmanı Hülya Yiğit, “Ayrıca taze sebzeler ve maydanoz, dereotu gibi yeşillikler ekleyerek vitamin ve mineral dengesi sağlanabilir. Kahvaltıyı daha keyifli hale getirmek için zeytinyağlı lor peyniri, haşlanmış yumurtaya avokado dilimleri ekleyebilir ya da meyveli yoğurt kaseleri hazırlayabilirsiniz. Tatlı ihtiyacını karşılamak için ise kuru meyveler tercih edilebilir. Böylece kan şekeri dengesi korunur, uzun süre tok kalırsınız. Kahvaltıdan hemen sonra tatlı ve şekerli yiyeceklerden kaçınmak, vücudu bir anda zorlamamanın bir diğer yolu olacaktır.” şeklinde konuştu.

Bayram günlerinde yemeği yavaş yemenin de önemli bir etkisi olduğuna dikkat çeken Beslenme ve Diyet Uzmanı Hülya Yiğit, “Yavaş yendiğinde beyne daha fazla tokluk sinyali gönderilir, bu da hem daha az yemek yemenize hem de öğünlerden sonra kendinizi daha tok hissetmenize yardımcı olur.” dedi.

Bu dönemde açlık ve susuzluk sinyallerinin karışabileceğini de sözlerine ekleyen Yiğit, “Özellikle tatlı ve hamur işlerine yönelme isteği artabilir. Ancak yeterince su tüketmek, bu karışıklığın önüne geçerek iştah kontrolünü sağlamanızı kolaylaştıracaktır. Günde en az 8-10 bardak su içmeye dikkat etmek, vücudun su dengesini koruyarak aşırı yeme isteğini azaltır.” dedi.

Bayram tatlılarının ve hamur işlerinin aşırı tüketiminin, kan şekerinde ani dalgalanmalara yol açarak insülin direnci, karaciğer yağlanması ve obezite gibi ciddi sağlık sorunlarını tetikleyebileceğine de değinen Yiğit, “Daha sağlıklı tatlı alternatifleri olarak sütlü tatlılar, taze meyveler veya kuru meyveler tercih edilebilir. Bu seçenekler hem tatlı ihtiyacını karşılar hem de sindirim sistemine daha az yük bindirir.” dedi.

Kaynak: İGF