(İSTANBUL)-Öğrencilerle bir araya gelen Esenyurt Belediye Başkanı Özer, "Çocuklarımız bizim geleceğimiz, kendi çocuklarına sahip çıkmayan ülkelerin geleceği parlak olamaz" dedi.
Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer, 2024-2025 eğitim-öğretim yılının ilk gününde Yenikent İlkokulu'nu ziyaret ederek öğrencilerle bir araya geldi. Sınıfları tek tek dolaşarak öğrencilerle sohbet eden Başkan Özer, onların sorunlarını, ihtiyaçlarını ve önerilerini dinledi. Ziyarette öğretmenleri de unutmayan Başkan Özer, yeni eğitim-öğretim yılında eğitimcilere, öğrencilere, velilere ve tüm eğitim camiasına başarılar diledi.
"Kendi çocuklarına sahip çıkmayan ülkelerin geleceği parlak olamaz"
Başkan Özer, "Şu anda Yenikent İlkokulu'ndayız. Okul müdürümüz, bu sınıfın değerli öğretmeni ve kıymetli öğrencilerimizle birlikteyiz. Dışarıda anneler, babalar ve veliler var. Bu eğitim ve öğretim yılının başta Esenyurt olmak üzere, İstanbul'a ve bütün Türkiye'ye hayırlı olmasını diliyorum. Bu çocuklar bizim geleceğimiz. Kendi çocuklarına sahip çıkmayan ülkelerin geleceği parlak olamaz. Geleceğimizin iyi olmasını istiyorsak çocuklarımıza gereken önemi vermeliyiz. Özellikle eğitim ve sağlık konuları bu anlamda çok önemli. Bu dünya, atalarımızdan miras aldığımız bir dünya değil, bu dünya, çocuklarımızdan emanet aldığımız bir dünyadır. Onlara bu dünyayı en iyi şekilde bırakmalıyız" diye konuştu.
"Eğitime elimizden gelen katkıyı yapıyoruz"
Başkan Özer, konuşmasına şöyle devam etti:
"Esenyurt Belediyesi olarak eğitime elimizden gelen her türlü katkıyı yapıyoruz ve yapmaya devam edeceğiz. Bu okulumuzun onarımını da biz üstlendik. Bunun gibi onlarca okulun onarımını, boyasını ve dış cephe düzenlemelerini gerçekleştirdik. Bu, bizim asli görevimiz olmamasına rağmen, çocuklarımızın daha iyi fiziki koşullarda eğitim alabilmeleri için bu çalışmaları gerçekleştirdik. Ancak Esenyurt'ta bir sorunumuz var. Dışarıdaki veliler de dile getirdi; maalesef burada ve çevredeki bazı okullarda çocuklarımız 60-70 kişilik sınıflarda eğitim görüyorlar. Bu sorun bir an önce çözülmeli ve okullaşma ile sınıf sayıları artırılmalıdır. Ayrıca, öğretmenlerimizin yaşam koşulları ve özlük hakları iyileştirilmelidir. Dünyanın gelişmiş ülkelerinde en kıymetli meslek öğretmenliktir. Ne yazık ki bizde öyle değil; bizde müteahhitlerin statüsü öğretmenlerden daha üstün görülüyor. Bu yüzden ilerleme kaydedemiyoruz."
"Narinler, Mehmetler, Ayşeler kaybolmasın"
Diyarbakır’da kaybolduktan 19 gün sonra cansız bedenine ulaşılan 8 yaşındaki Narin Güran hakkında üzüntülerini de dile getiren Başkan Özer; "Bir hüznümü paylaşmak istiyorum. Maalesef dün Türkiye, acı bir haberle sarsıldı. Günlerdir aradığımız ve sağ bulmayı umduğumuz Narin kızımızın cansız bedenine ulaşıldı. Eğer sağ olsaydı, o da bugün ikinci sınıfa başlayacaktı. Defterini ve kalemini hazırlamış, büyük bir özlemle okulun açılacağı günü bekliyor olacaktı. Ama maalesef onu yitirdik. Nasıl kaybolduğu, nasıl öldüğü ve öldürüldüğü umuyorum ki tüm yönleriyle ortaya çıkacak. Suçlular varsa, mutlaka cezalarını çekmeliler. Bir daha Narinler, Mehmetler, Ayşeler kaybolmasın; büyüsünler, okusunlar ve bu ülkenin geleceğini aydınlatsınlar. Bu duygu ve düşüncelerle, eğitim ve öğretim yılının hayırlı ve uğurlu olmasını diliyorum" ifadelerini kullandı.