(ANKARA) - Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu'nu ziyaret etti. Yaklaşık bir saat süren görüşmenin ardından iki genel başkan, basın toplantısı düzenledi. Davutoğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın İslam İşbirliği Teşkilatı'nı acil toplanmaya çağırması gerektiğini söyledi. İsrail'e ticaretin Filistin üzerinden devam ettiğini belirten Erbakan, AKP’nin belediye başkanı transferine ilişkin “Bunlar aslında bu erimekte olan iktidarın bir anlamda son çırpınışları” dedi.
Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu'nu ziyaret etti. Kurmayları ile Gelecek Partisi Genel Merkezi'ne gelen Erbakan’ı kapıda Davutoğlu karşıladı. Görüşmenin ilk ayağı heyetler arasında gerçekleştirilirken, ikinci kısımda ise iki lider baş başa görüştü.
İki lider ve heyetleri arasında yapılan görüşme yaklaşık 1 saat sürdü. Daha sonra iki genel başkan, ortak basın toplantısı düzenledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın İslam İşbirliği Teşkilatı'nı acilen toplanmaya çağırması gerektiğini belirten Davutoğlu, şunları söyledi:
"Bugün meclisimizde milletvekillerimizin de katılacağı özel bir oturum var. İlk olarak bu konuda detaylı bir istişarede bulunduk. Bugün Mahmut Abbas Filistin Devlet Başkanı sıfatıyla Meclisimizde konuşacak. Dün yaptığım çağrıyı bir kez daha tekrar etmek istiyorum. Bu konuşma herhangi sembolik bir protokoler konuşma olmalıdır, dünyaya bir mesaj vermelidir. Türkiye Büyük Millet Meclisi ki mazlum milletlerin meclisidir. Orada yaptığı konuşmada çok kuvvetli bir mesaj vermesi dünya kamuoyunu ayağa kaldıracaktır. Sayın Mahmut Abbas'ın Filistin Devlet Başkanı sıfatıyla halkıyla buluşmak üzere üzere Gazze'ye gitme kararını Türkiye'de açıklaması durumunda ve bunun için Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararlarına uygun olarak Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin güvenlik teminatında talep etmesi durumunda eminim hem Gazzeliler sahipsiz kaldıkları hissinden çıkacaklardır hem de dünyaya güçlü mesaj olacaktır. Ancak bu mesajın Ankara'da verilmesinin önemine istinaden Sayın Erdoğan'a çağrımız şudur. Sayın Erdoğan 7 Ekim'den bu yana neredeyse bir yıla yaklaşıyoruz, soykırımın yıl dönümüne. Defalarca İslam İşbirliği Teşkilatı’nır liderler düzeyinde acilen toplanması çağrısında bulunmuştuk. Böyle bir çağrı yapması durumunda Sayın Erdoğan'ın da Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı olarak İslam İşbirliği Teşkilatı’nı derhal acilen toplantıya çağırıp Sayın Abbas'la birlikte Gazze'ye gitme iradesini dünya kamuoyuna duyurmasını rica ederim. Böyle bir duyuru halinde eğer ateşkes istiyorsak öylesine bir dünya kamuoyu uluslararası kamuoyu oluşur ki İsrail ateşkes görüşmelerinde daha ciddi olmak zorunda kalır. Aksi takdirde statüko devam ederken sadece hamaset yüklü konuşmalarla hiçbir şeye değişmez."
"Milletvekili sayısında artış memleketin hiçbir meselesini çözmez"
Davutoğlu, siyasette milletvekili ve belediye başkanı transferlerine yönelik değerlendirmede bulunarak şunları söyledi:
"Bir siyasetçinin yapacağı en büyük hata siyaseti sayısal olarak değerlendirmesidir. Türkiye iktidarın ya da ana muhalefet partisinin sayısal olarak milletvekili sayısında artış memleketin hiçbir meselesini çözmez. Ya da belediye başkanlığı sayısında. Şu anda dünyada işte Filistin meselesinde olduğu gibi öylesine büyük bir kargaşa yaşanıyor ki, şu anda siyaset üretmek lazım. Şu anda memleketin meselelerine Karacabey'de çiftçiler isyan halindeyse, fındık üreticisi, incir üreticisi, fıstık üreticisi, buğday üreticisi, arpa üreticisi topraktan kopuyorsa onu konuşmamız lazım. Şu partiden bu partiye şu geçmiş, bu geçmiş gündem bunlarla işgal etmemek lazım. Enflasyon yüzde 75’i bulmuş. Emekli tencereyi kaynatamıyor, televizyonların gündemi hangi partiden kim nereye gidecek, gelecek. Bir de sonunda hepsi yalan çıkıyor gündem bu değil. Gündem Türkiye'nin ekonomisi, gündem dünyadaki gittikçe artan savaş riski ve Türkiye'nin bu konuda alacağı tavır. Gündem Türkiye'deki kurumların güçlenmesi. Dolayısıyla iktidar partisinin çağrımız şudur. Gelin gerçek gündemi konuşalım ve Türkiye'deki iktidar partisine destek veren geniş muhafazakar camia büyük bir endişe içindedir."
Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan ise İsrail ile ticaretin Filistin üzerinden devam ettirildiğini vurgulayarak şu açıklamalarda bulundu:
"İsrail'le ticaretin devam ettiğine dair endişelerimizin olduğu hususudur. Evet Sayın Mahmut Abbas'ı davet ediyoruz, alkışlıyoruz, konuşturuyoruz. Sözlü olarak iktidar da bu meseleye sahip çıktığını ifade ediyor. Ancak burada çok ciddi iddialar var. Yunanistan üzerinden bu ticaretin yapıldığına dair basında yer alan iddialardan endişe duyuyoruz. Soykırımcı İsrail'in Türkiye'den kalkan gemilerin önce Yunanistan'a ardından da İsrail'e gitmesi yoluyla halen daha buradan desteklendiğinin ifade edilmesi. Bununla ilgili yabancı basında hatta İsrail basında çıkan haberlerin Türkiye tarafından yalanlanmaması bu endişelerimizi daha da arttırmaktadır. Ayrıca yasaklanan malların Filistin bölgesine kurulan şirketler aracılığıyla İsrail'e gönderildiğine ilişkin de çok ciddi iddialar var. Bildiğiniz üzere İsrail'le ticaret yasağının ardından birdenbire Türkiye'nin Filistin'e olan ihracatı temmuz ayında geçen yılın temmuz ayına göre 12 kat arttı. Bu hayatın olağan akışına aykırı bir durumdur. Bir senede bu ihracatın birdenbire İsrail'le olan ticaretin kesilmesinin hemen arkasından 12 kat artması dediğim gibi mantıklı değildir.
Milletvekilliği düşürülen Can Atalay için 16 Ağustos'ta TBMM'de düzenlenecek olan oturuma katılacaklarını belirten YRP Genel Başkanı Erbakan "Anayasa Mahkemesi'nin bu bağlayıcı kararına uyulması gereklidir" dedi. Erbakan, şöyle konuştu:
“Can Atalay'la ilgili 16 Ağustos Cuma günü Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde yapılacak olan oturuma katılacağımızı Yeniden Refah Partisi olarak ifade ediyorum. Bizim milli görüş geleneğinin temsilcisi olarak milli görüş tarihinde başta merhum Erbakan hocamızın hukuka nasıl uygun bir şekilde hareket ettiğini bilen kimseler olarak Anayasa Mahkemesi kararlarına saygı duyulması ve uyulması gerektiğini ifade ediyorum. Refah Partisi'nin 1998 yılında kapatılması noktasında ne kadar hukuka aykırı da olsa, ne kadar deliller somut olmasa da, ne kadar yoruma dayalı bir şekilde haksız ve hukuksuz bir şekilde Refah Partisi kapatılmış olsa dahi rahmetli Erbakan Hocamız, " Anayasa Mahkemesi’nin kararları bağlayıcıdır, buna hepimiz haksız da görsek, hoşumuza gitmese de uymak mecburiyetindeyiz. Riayet etmek mecburiyetindeyiz" demişti ve bütün bir camiasıyla beraber, teşkilatlarıyla, üyeleriyle beraber bu karara uymuştu, saygı göstermişti. Bugün de yine aynısının olması düşünüyoruz. Bugün aynı Anayasa Mahkemesi siyaseten ve ideolojik olarak bize hiç benzemeyen Sayın Milletvekili Can Atalay'la ilgili olarak hüküm giymesi kararının hukuka aykırı bulmuş ve milletvekilliğine düşürülmesiyle ilgili de yok hükmünde kararını vermiştir. Böyle bir noktada yine bu karara tüm kesimlerin riayet etmesi gereklidir. Hukuk kişilere göre şekillenmemelidir. Normlar ve idealler üzerinden şekillenmelidir. Hukukun üstünlüğü bir gün herkese lazım olabilir. Bu nedenle nihai karar verici olan Anayasa Mahkemesi'nin bu bağlayıcı kararına uyulması gereklidir. Bizler de Yeniden Refah Partisi milletvekilleri olarak 16 Ağustos Cuma günü Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde bu yöndeki duruşumuzu sergilemek üzere bulunacağız."
" Gürpınar, Yeniden Refah Partimizin üyesi olarak belediye başkanlığına devam ediyor"
YRP'li Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkanı Kasım Gürpınar'ın AK Parti'ye geçeceği yönündeki iddialara yönelik konuşan Erbakan " Böyle bir şey olacağına da ihtimal vermiyoruz" diyerek açıklamasını şu cümlelerle tamamladı:
“Yeniden Refah Partimizin seçilmiş olan belediye başkanlarına maalesef seçim sonrasından itibaren iktidar kanadı çeşitli yollarla birtakım baskılarda bulundu. Buralar daha ziyade küçük yerleşim merkezleri, beldeler, küçük ilçeler, imkanları kısıtlı ve iktidarın kamunun desteği ve yardımı gerçekten de buralarda önemli. Bunu da tabi bir yardım derken aslında kamunun, iktidarın yapması gerekenler ancak bunları bir baskı aracı olarak maalesef kullandılar. Buralarda dediğim gibi imkansızlıklar içerisinde olan küçük yerleşim yerleri ve böylece etkiyle milletin iradesine rağmen siyaseten ve ahlaken uygun olmayan bir şekilde o operasyon yapıldı ve transferler yapıldı. Bunlar aslında bu erimekte olan iktidarın bir anlamda son çırpınışları. Tabi Kasım Bey, Sayın Murat Kurum'la ailece görüşen, çok eskiden beri dostluğu olan bir kimse. Halen de görüşmeleri devam ediyor ama görüşmelerin içerisinde tabi ne konuşuldu, ne dendi ayrıntısına vakıf değiliz. Ancak bu gibi tekliflerin olması muhtemel. Çünkü Anadolu'nun ücra köşesindeki bir belde belediye başkanımıza bile bu kadar operasyon yapılıyorken Sayın Kasım Gülpınar'a da böyle bir teklifin olmaması veya herhangi bir baskının olmaması aslında düşünülemez. Ancak Sayın Gürpınar şu anda Yeniden Refah Partimizin üyesi olarak belediye başkanlığına devam ediyor, görevinin başında. Böyle bir şey olacağına da biz Yeniden Refah Partisi olarak ihtimal vermiyoruz."