Gündem

Diyarbakır’dan 2 yıl işlenmeyen tarım arazilerinin kiralanmasına ilişkin yönetmeliğe tepki: Bölgede kan davalarına yol açar

Diyarbakır Yenişehir Ziraat Odası Başkanı Süleyman İskenderoğlu, mülkiyeti kişilere gerçek ve tüzel kişilere ait ve 2 yıl işlenmeyen tarım arazilerinin Tarım ve Orman Bakanlığı’nca tarımsal amaçla kiralanmasına ilişkin yönetmeliğe tepki gösterdi. “İnanılır gibi değil. Akıl tutulması gibi bir şey” diyen İskenderoğlu, uygulamanın Doğu ve Güneydoğu bölgelerinde kan davalarına yol açacağı uyarısını yaptı.

AHMET ÜN

(DİYARBAKIR) - Diyarbakır Yenişehir Ziraat Odası Başkanı Süleyman İskenderoğlu, mülkiyeti kişilere gerçek ve tüzel kişilere ait ve 2 yıl işlenmeyen tarım arazilerinin Tarım ve Orman Bakanlığı’nca tarımsal amaçla kiralanmasına ilişkin yönetmeliğe tepki gösterdi. “İnanılır gibi değil. Akıl tutulması gibi bir şey” diyen İskenderoğlu, uygulamanın Doğu ve Güneydoğu bölgelerinde kan davalarına yol açacağı uyarısını yaptı.

Tarım ve Orman Bakanlığı’nın İşlenmeyen Tarım Arazilerinin Tarımsal Amaçlı Kiraya Verilmesine İlişkin Yönetmeliği, dün Resmi Gazete’de yayımlandı. Yönetmeliğe göre, mülkiyeti gerçek ve tüzel kişilere ait ve üst üste iki yıl süreyle işlenmeyen tarım arazileri, Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından tarımsal amaçlı sezonluk olarak kiraya verilecek.

Yönetmeliği “akıl tutulması” olarak nitelendiren Diyarbakır Yenişehir Ziraat Odası Başkanı Süleyman İskenderoğlu, ANKA Haber Ajansı’na konuştu. İskenderoğlu, şunları söyledi:

“Bakanlık bu kararı nasıl almış bilmiyoruz. İnanılır gibi değil. Akıl tutulması gibi bir şey. Bakanlık bu kararı alırken kime danıştı. Bu, tamamen hükümet yetkilileri tarafından masa başında alınmış bir karardır. Tarım ve Orman Bakanlığı, bu tür kararlar çıkararak başarısızlığını kapatmaya çalışıyor. Vatandaş eğer tarlasını ekemiyorsa, tarla boş kalıyorsa para kazanmadığı içindir. Bu tarlaların boş kalmasının nedeni ise girdi maliyetleri yüksek, mazot, gübre, tohum, ilaç, sulama ve işçilik ücretlerinin yüksekliğinden kaynaklanıyor. Çifti para kazanamadığı için tarla boş kalıyor. Öncelikle bakanlık, çiftçilerin hakkı olan desteklemelerin tamamını zamanında versin. O zaman tarlaların boş kalıp, kalmayacağını göreceğiz.

Buradan bütün Türkiye’ye sesleniyorum, bakanlık aldığı bu kararla mantıksız bir şey yapmışlar. Tarla sahibi kendi malını ekemiyorsa, bir vatandaş gelip kiralayıp nasıl para kazanacak? Bunlardan hiç mi akıl ve mantık yok. Bunlara akıl verecek kimse yok mu? Bu kararı alırken kime danıştılar. Bir sabah uyandık Resmi Gazete’de yayımlandığını gördük. Çiftçi arazisini iki yıl ekmezse kiraya verilecekmiş. Burası Dingo’nun ahırı mıdır? Bu ülke başı boş mu? Bu resmen gasptır. Bu ceberut sistem ve faşizanlıktır. İnsanların tarlalarına konuyorlar. O zaman gelsinler hepimizin evine malına konsunlar. Bakanlık kendi başarısızlığın çiftçiye mal ediyor, kimse kurusa bakmasın öyle bir dünya yok. Bakan Bey’e sesleniyorum, siz çiftçinin hakkını verin eğer tarlalar boş kalırsa o zaman görüşürüz.”

‘Çiftçinin tarlası başkasına kiralanması bizim bölgede kan davasına yol açacak’

İskenderoğlu, bu kararın Doğu ve Güneydoğu’da kan davalarına yol açacağını ifade ederek, şunları söyledi:

“Bu karara bir de farklı bir pencereden bakalım. Çiftçinin tarlası başkasına kiralanması bizim bölgede kan davasına yol açacak. Çiftçi, ekemediği tarlası başkasına kiraya verilirse, öldürülmeye neden olacak. Bu bizim bölgemizin sosyolojik gerçeğidir. Devlet, köylerde arazilerin toplulaştırmasını yapmaya çalışırken bile biz kendi aramızda anlaşamıyoruz. Nasıl benim tarlamı başkasına kiraya veriyor. Bu, akıl tutulmasıdır. 3-5 bürokrat, kahve içerek almış bu kararı. Biz deneme tahtası mıyız? Böyle bir şey olabilir mi? Bunlar istikametini bozmuş. Bu kararın uygulanması mümkün değil. Ama önümüzdeki süreç için tehlike sinyalleri veriyor. Köylüler birbirine düşecekler. Arazilerin toplulaşmasında anlaşamayan köylüler, bu kararı nasıl karşılayacağını düşünün. Çifti ektiği her üründe zarar ediyor. Sen de kalk, çiftçiye zulüm et, tarlasını elinden alıp başkasına ver. Bu kabul edilemez bir durum. Bunu yapacaklarına beyinlerin kullanıp, çitçiye nasıl destek olacaklarını düşünsünler.”

‘Kimseye sormadan, soruşturmadan kendi kafalarından yaptıkları bir şeydir’

Bakanlığın bu kararı alırken kimseye danışmadığını söyleyen İskenderoğlu, “Hiçbir sivil toplum örgütünün, üretici birliğinin, kooperatifin, muhtarın görüşüne başvurulmamış. Kimseye sormadan, soruşturmadan kendi kafalarından yaptıkları bir şeydir. Bu uygulama kabul edilemez ve yanlıştır. Birileri bunlara bir şey demesi gerekiyor. Bu kadar da başıboşluk olmaz.  Bu tehlikeli bir oyundur, farklı yerlere gidiyor” şeklinde konuştu.