Haber: TENZİLE AŞÇI Kamera: KERİM UĞUR
(DENİZLİ) – Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Bülent Nuri Çavuşoğlu, kentin turizminin geliştirilmesi amacıyla “Arama Konferansı" düzenlediklerini belirterek, yatırımcılara, "Arama Konferansı'nı yapmamızın en önemli nedenlerinden biri bizim göremediğimiz ve eksik kaldığımız konularda, 'nerelerde ne yapacağız' konularıydı. Bunların en önemli konularından biri de yatırımcıydı. Biz Büyükşehir Belediyesi olarak kim bu yolculuğa çıkmak istiyorsa her türlü desteği vermeye hazırız. İmar planları ve projeler anlamında gerekli katkıları da sunuyoruz” çağrısında bulundu.
Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Bülent Nuri Çavuşoğlu, kentin turizm potansiyelinin geliştirilmesi amacıyla hayata geçirilen “Arama Konferansı” kapsamında “Denizli’nin zenginliklerini ortak akılla ortaya koyuyor, geleceğin temellerini birlikte atıyoruz” başlıklı basın toplantısı düzenledi.
Çavuşoğlu, 10-11 Eylül'de, konusunda uzman isimlerin katıldığı konferansa ilişkin bilgi vererek, hedefini anlattı. Kentin turizm açısından farklı alanlarda birçok zenginliğe sahip olduğunu ancak turizm potansiyelinin tam kapasite kullanılamadığı vurgulayan Çavuşoğlu, şöyle konuştu:
“Biz bu şehrin gelecekteki hayalleri içerisinde bazı şeylerin değişmesi gerektiği noktasında bir düşünce içerisindeydik. Denizl'nin çok büyük bir potansiyeli var ve bunun içerisinde yeteri kadar kentin dinamikleriyle örtüşen, kentin hak ettiği değeri bulmadığını düşünüyorum. Arama Konferansı ile başlayan bir süreci yönetmeye çalışıyoruz. Denizli’nin neresine giderseniz ya tarih ya kültür ya doğa ya gastronomi var .Denizli’ye yılda yaklaşık 2,5 milyon civarında turist geliyor. Fakat bu gelen arkadaşlarımızın birkaç spesifik nokta dışında Denizli’nin yaşanabilecek bazı yerlerine ulaşamadığını görüyoruz. Biz 2,5 milyon kişinin cebinden 100’er avroluk harcama yaptırabilirsek kent 250 milyon avro bir kaynak kazanacak. Böylece ‘Mutlu Denizli’ şiarı için büyük bir adım atmış olacağız. Denizli’de 19 antik kent var. Türkiye’de 19 antik kenti içerisinde barındıran Denizli’den başka kent olmadığını düşünüyorum. Türkiye’nin leblebi ihtiyacının yüzde 80'inin karşılandığı bir kent. Üzüm ve şarap konusunda Türkiye’nin marka olan bir kenti. İncil’de yer alan 7 kiliseden biri Laodikya’da, yani Denizli’de. Hristiyanlığın 12 havarisinden biri olan, mezarı bilinen tek havari olan Aziz Philiphus’in mezarı burada. Her anlamıyla yaşanabilecek bir kentte yapmamız gereken şey insanlarımızla birleşerek, özel sektör ve kamu iş birliği ile bu şehirde turizmi ayağa kaldırabiliriz. Bunu yaptığımızda, mutlu insanların şehrini yarattığımızda yepyeni bir yolculuğa çıkacağız.”
“Pamukkale Denizli’nin olursa bu yolda daha hızlı ilerleyeceğiz”
Kentin en önemli turizm potansiyeline sahip alanı Pamukkale’nin işletme gelirlerinin Belediye'ye ait olmadığını söyleyen Çavuşoğlu, 2025’te kira sözleşmesinin bitmesinin ardından işletmenin Belediyeye ait olması için harekete geçeceklerini belirterek, şöyle devam etti:
“Yaklaşık 18 bin yatak kapasiteli bir sektörde, 0,70 konaklamanın olduğu bir Denizli şehrinden bahsediyoruz. Yani sadece uyuma maksatlı bir konaklamanın olduğu bir Denizli’den bahsediyoruz. Denizli’nin en önemli değerlerinden birinin yani Pamukkale’in Denizli’ye ait olmamasından bahsediyoruz. Pamukkale, Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlı ve gelirlerinin sadece yüzde 5’lik kısmı belediyeye geliyor. Bizim bu konuda bir inancımız var. Pamukkale’nin yeniden Denizli’ye kazandırılması konusunda elimizden gelen mücadeleyi vereceğiz. Pamukkale Denizli’nin olursa bu yolda daha hızlı ilerleyeceğiz. Bu şehrin dinamikleriyle el birliğiyle yepyeni bir Denizli yaratacağımıza inanıyoruz. Bu çaba sonucu gelecekteki insanların da mutlu olduğu bir şehir olacak. Bu ülkede, bu şehirde birini mutlu edebiliyorsanız doğru yerdesiniz demektir. Biz bunu yaparsak, işsiz birinin belki de Denizli’yi terk etmek zorunda olan birine umut olunacak belki, umut yeşerecek. Elimizi taşın altına koyup yeni güzelliklere doğru yapılacak yolculuk umutla bekleyen binlerce insana umut olacaktır. Bu yolculuk umut ediyorum ki başarılı sonuçlara ulaşacaktır. Bu şehirde yüzleri gülen, mutlu ve umutlu yeni nesillerin mimarı olacaktır.”
“Kim bu yolculuğa çıkmak istiyorsa her türlü desteği vermeye hazırız”
Turizmin geliştirilmesi için atılacak adımların maddi boyutuna da değinen Çavuşoğlu, belediyenin öncü görev yapacağını vurgulayarak, yatırımcılara şu çağrıda bulundu:
“Bizim bu anlamda ortaklaşa ve öncü rolü olan bir görevimiz olacak. Biz öncü olacağız Belediye olarak. Bu şehrin kapasitelerini doldurabildiğimiz anda yılda yaklaşık 6 milyon insan konaklamış olacak. Biz bu ihtiyacımızı gerçekleştirdiğimizde geri kalan kısımlar için çok bir şeye ihtiyacımız yok. Çünkü kendisini yaşatabilen bir şehirden bahsediyoruz. Tamamı yaşanabilir yerler haline gelen büyük yatırımlar gerektirmeyen yerler. Arama Konferansı'nı yapmamızın en önemli nedenlerinden biri bizim göremediğimiz ve eksik kaldığımız konularda, nerelerde ne yağacağız konularıydı. Bunların en önemli konularından biri de yatırımcıydı. Biz Büyükşehir Belediyesi olarak kim bu yolculuğa çıkmak istiyorsa her türlü desteği vermeye hazırız. İmar planları ve projeler anlamında gerekli katkıları da sunuyoruz.”
“Biz bu şehri güzelleştirirken hiçbir şeye ihtiyacımız yok”
Belediyenin SGK borcunun projeyi sekteye uğratıp uğratmayacağı konusunda Çavuşoğlu, şunları söyledi:
“Büyükşehir Belediyesi’nin olan ya da olmayan borçları bizim ufka bakmamızı etkilemez. Bizi ne borç korkutur ne de başka bir şey. Biz bu şehri güzelleştirirken hiçbir şeye ihtiyacımız yok. Biz boğazımızdan haram lokma geçirmeden bu kentin kaynaklarını kente harcadığımızda her şeyi çözeriz. Denizli Belediyesi'nin yaklaşık 10 milyar lira bütçesi var. İştiraklerle birlikte toplam 15 milyar kaynağa sahip bir belediyeden bahsediyoruz ki bu sorunların tamamının altından kalabilecek gücümüz var.”
“İnanç turizmi geliştirebiliriz”
Turizm potansiyelinin gelişmesi için tur operatörleriyle de iletişime geçileceğini belirten Çavuşoğlu, şunları kaydetti:
“Arama Konferansı ile Denizli’ye turizm anlamında konulacak katkıyla ilgili ulusal ve uluslararası tur operatörleriyle görüşmeye başlayacağız. Sadece Pamukkale değil. Biz bir teraziye oturtmaya çalışıyoruz. Şu anda en çok turist çeken yer Pamukkale olduğu için biz oradan başladık. Yaşadığımız şehir, coğrafya, dünyanın tüm inançlarına saygılı olduğu bir yer. Bu noktada bir inanç turizmini geliştirebilirsek diğer inançlara bağlı insanların da dinleri için kutsal olan mekanları ziyaret etmesini sağlayabilirsek turizmi canlandıracağız. Biz bir öncü rolü alacağız. Belediye öncü olacak ama şehrin kendi dinamikleri kendi yerleşim alanları içerisinde konaklamayı ve barınmayı geliştirecek ihtiyaçlarını da beraber çözeceğiz.”
"Suyun korunması noktasında özel bir çaba içerisine giriyoruz"
İklim krizinin Pamukkale'ye etkisine de değinen Çavuşoğlu, “İklim krizi ve kuraklıkla ilgili en büyük sıkıntıyı yaşayacak yerlerden biri Pamukkale. Her sene, suyun azalmasını geçtik belli bir sene sonra bazı bölgelerinde suya ulaşılamayan bir alan haline gelecek. Bu açıdan çok riskli. Arama Konferansı'nın en önemli konularından biri, Pamukkale özelinde suyun korunması noktasında özel bir çaba içerisine giriyoruz” diye konuştu.
“Papa Denizli’ye gelecek olursa kendisine teşekkürlerimizi iletiriz”
İnanç turizmi kapsamında Papa’nın Denizli’ye davet edilip edilmeyeceğine ilişkin soru üzerine Çavuşoğlu, “Bu, ulusal bir politikadır. Papa’nın Türkiye’ye gelmesi konusunda Sayın Cumhurbaşkanı'mız bir çaba sarf edebilir. Sayın Cumhurbaşkanı'nın bu anlamda büyük bir emek harcaması gerekiyor. Dinimiz barış ve hoşgörü dinidir, farklı dinlere saygı duyan bir dindir. O anlamda öyle bir girişimde bulunur da Papa Denizli’ye gelecek olursa kendisine teşekkürlerimizi iletiriz” dedi.
"Bunları ikna ederek, adım adım uyumlu hale getireceğiz”
“24 saat yaşayan bir kent" için bireylerin birbirinin yaşam tarzına saygılı olması gerektiğini vurgulayan Çavuşoğlu, şunları söyledi:
“En büyük hayallerimizden biri bu kentin 24 saat yaşaması. Bu, sadece gece saatlerinde kentin bir noktasında bir kafe ya da barın açık olması değil, bu şehrin insanlarının gece saat 03.00’te istedikleri kıyafetlerle yürütebilecekleri bir şehir hayalimiz var. Bunu gerçekleştirdiğimizde zaten istediğimizi başarmış olacağız. Felsefemiz her renkten ve her yaşam tarzına sahip insanların bu şehirde kendini bulabilmeleri. Şehrin gece yaşaması için atacağımız bazı adımlar var ama bunları ikna ederek, adım adım uyumlu hale getireceğiz. İnsanlara önce kendileri gibi olmayanların yaşam tarzlarının sorun olmadığını göstererek yapacağımız bir şey. 5 yılın sonunda bu şehirdeki insanların istedikleri gibi yaşayıp hareket ettikleri bir kenti yaratmak istiyoruz.”
Bahattin Yücel: "Yapılması gereken şey, Denizli’nin yaşam kalitesini yükseltmek"
Basın toplantısında, eski Kültür ve Turizm Bakanı Bahattin Yücel de turizm potansiyelinin geliştirilmesi için yapılması gereken çalışmaları anlattı. Yücel, şöyle konuştu:
“50 yılı aşkın süredir turizmle uğraşan bir profesyonelim. Denizli’nin bu seçimlerden sonra kazandığı dinamiğin çok önemli olduğunu gördüm. Sonuçta bir Arama Konferansı yaparak Sayın Başkan'ın çalışmalarına katkıda bulunacak kesimleri bir araya getirdik. Elimizde ham halde çıktılar var ama kısa sürede bunlar rapor haline getirilecektir. Turizm tek başına bir disiplin değil. Farklı kesimleri bir arada değerlendirerek, bunları ticari çıkara dönüştürebilen bir uğraş. Denizli’nin turizmini bir üst aşamaya getirmek lazım. Asıl yapılması gereken şey, Denizli’nin yaşam kalitesini yükseltmek, böylece Denizli’nin geçmişi ve geleceği arasında bağ kuracak bir yaşam kurmaktır. Ben bunu sağlayacak dinamizmi gördüm.”
