MEHMET REBİİ ÖZDEMİR
(SAMSUN) - CHP Samsun İl Başkanı Mehmet Özdağ, “AK Parti fındık üreticisini tüccarın insafına terk etti. Kahverengi kokarca istilası ile tükenme noktasında olan fındık üreticisine bir darbe de AK Parti'nin Tarım Bakanlığı'ndan geldi” dedi.
CHP'li Özdağ, fındık üreticilerinin sorunlarına ilişkin partililerle basın açıklaması yaptı. Özdağ, Cumhurbaşkanı kararı ile Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren tarımsal destekleri eleştirerek, şöyle konuştu:
"Fındık üreticisinin beklediği alan bazlı destek artışı yine yapılmadı. Fındıkta alan bazlı destek son 10 yılda olduğu gibi bu yılda artmadı. Fındıkta alan bazlı destek ilk defa 2009 yılında 150 lira olarak ödendi. 2010, 2011, 2012 yıllarında da yine Dekar başına 150 lira olarak uygulama devam etti. 2013 yılında 160 liraya ve en son 2014 yılında da 170 liraya çıkarıldı. Fındıkta son 10 yıldır alan bazlı destek dekar başına 170 lira olarak ödendi. 2024 ürünü fındık içinde destek miktarı arttırılmadı ve 11. yılda da yine 170 lira olarak ödenecek. Bu son 10 yılda sadece gübre fiyatından örnek vermek istiyoruz. 2014 yılında fındıkta kullanılan ve halk arasında 26 numara azot gübresi olarak bilinen gübrenin tonu 879 lirayken bugün aynı gübrenin tonu 10 bin lira. Yani 10 kattan fazla bir artış var sadece gübrenin maliyetinde ama alan bazı destekte hiçbir artış yok."
"TMO fındık üreticisini 3 kuruşa tüccara mahkûm ediyor"
Özdağ, yüz binlerce fındık üreticisinin bu üründen ekmeğini kazanmakta olduğunu söyleyerek, şunları kaydetti:
"Fındık, Türkiye'nin en önemli tarımsal ihraç ürünü iken neden desteklenmemektedir? Samsun, fındık üretiminde 115 bin dekarlık bir alanda ve 116 bin tonluk yıllık rekolte ile Türkiye genelinde üretimde ikinci ildir. Ve yüz binlerce hemşerimiz bu üründen ekmeğini kazanmaktadır.
Samsun başta olmak üzere tüm Karadeniz bölgesine yayılmış fındık üreticilerinin hayata tutunabilmesi için AK Parti iktidarını bir kez daha uyarıyoruz. Fındık üreticisine ilaçlama desteği verilmesi de şart artık. Kahverengi kokarca istilasıyla tükenme noktasına gelen fındık üreticisine son 10-11 yıldır arttırılmayan gübre desteğini ilave olarak derhal ilaçlama desteği de verilmelidir. Bu destek günün piyasa koşullarına göre düzenlenmeli ve bugün dekar başına en az 100 lira olarak ödenmelidir. Toprak Mahsulleri Ofisi'nin teslim alınan ürüne geri ödeme süresinin 45 güne kadar uzaması üreteceği çok düşük fiyatla alım yapan tüccara mahkûm ediyor maalesef. Bu bilinçli bir AKP politikasıdır. AKP çiftçiye ürününü 3 kuruşa tüccara sat demektedir. Her zamanki gibi üreticinin vatandaşın yanında değil sermayenin yanında olduğunu bir kez daha ortaya koymuştur. Toprak Mahsulleri Ofisi teslim aldığı ürün bedelini en geç 10 gün içerisinde üreticisine ödemelidir. Kokarca nedeniyle büyük zarara uğrayan fındık üreticisinin Ziraat Bankası başta olmak üzere kredi borçlarının faizleri tıpkı beşli çeteninkiler gibi silinmeli. Ana borçları en az bir yıl ertelenmeli ve önümüzdeki yıl fındık üreticisinin fındık üretebilmesi için yeniden kredi sağlanmasının şartları aranmalıdır bulunmalıdır. Tıpkı demir örene verilen krediler gibi.Fındığın kilo başına üretim maliyetinin bugün 85 lira olduğu herkes tarafından bilinmektedir. Düşük randımanlı, kokarcalı fındık toprak mahsulleri ofisi tarafından bu maliyet göz önüne alınarak üreticisinden satın alınmalıdır ve endüstriyel amaçlar için kullanılmalıdır. Tarım Bakanlığı, kamusal sorumluluğunu hatırlayarak seyirci konumundan sıyrılıp sahaya inmelidir. Sahil bandından başlayarak 300 metre rakıma kadar olan tarım alanlarında tarım il ve ilçe müdürlükleri tarafından ziraat odaları ve fındık üreticilerinin de sürece katılımları sağlanarak biyolojik ve kimyasal olarak eş zamanlı mücadele yürütülmelidir. Türkiye fabrika ayarlarına geri dönmelidir. Türkiye tarım politikalarının temeli Cumhuriyetimizle yaşıttır ve Cumhuriyetimizin ilanından tam 3 gün sonra 1 Kasım 1923 tarihinde Ulu önderimiz Mustafa Kemal Atatürk'ün ulusal ekonominin temeli tarımdır dediğini bir kez daha AKP iktidarına hatırlatıyoruz. Cumhuriyet Halk Partisi olarak fındık üreticisinin yanındayız. Sorunlarının her zaman takipçisi olacağız."
