Politika

CHP'li Erkek: "Güçlendirilmiş Parlamenter Sistemin Güvencesi Siyasi Etik Kanunu'dur"

“GEÇMİŞİN DAR KALIPLARINI REDDEDİYORUZ: Devletin tüm imkanları ‘evet’ kampanyası için seferber edilmiş, muhalefet partileri ile sivil toplum örgütlerinin toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakları bile kısıtlanmıştır. Cumhurbaşkanlığı hükümet istemi neden yanlıştır? Bu sistem, yönetimde kişiselliğe ve keyfiliğe yol açmış; cumhurbaşkanına yasama, yürütme ve yargıyı güdümü altına almasını sağlayan çok geniş ve denetimsiz yetkiler tanıyarak otoriter bir yönetim yaratmıştır. Bizler, anayasal devlet anlayışımıza aykırı, demokratik hukuk devletini temelinden zedeleyen ve egemenliği şahsileştiren bu sisteme karşı çıkıyoruz. Çünkü bu sistemde, Anayasa’daki tarafsızlık yeminine rağmen, parti genel başkanlığı ile devlet ve hükümet başkanlığı tek kişinin şahsında birleşmiş; partili cumhurbaşkanı, ülkenin sorunlarını daha da derinleştirmiştir. Meclis’in yasama yetkisi yürütme ile paylaşılırken, denetim yetkisi ise işlevsiz hale getirilmiştir. Yüce Meclis’in millet adına kullandığı devredilemez bütçe hakkı dahi ortadan kaldırılmıştır. Hakimler ve Savcılar Kurulu, cumhurbaşkanına tanınan doğrudan ve dolaylı atama yetkileriyle, yürütmenin vesayeti altına girmiş, partili cumhurbaşkanı bağımsız ve tarafsız yargıyı yok etmiştir. Anayasa Mahkemesi’nin iktidarın baskı ve tehdidi altında olması ve üyelerinin neredeyse tamamının cumhurbaşkanı tarafından atanması, Yüksek Mahkeme’nin bağımsızlığını ve tarafsızlığını zedelemiştir. Bu noktada özenle altını çizmek istediğimiz husus şudur ki bizler, geçmişin dar kalıplarını da reddediyoruz. Geçmişin tecrübelerinden istifade ederek, geçmiş uygulamaların ortaya çıkardığı demokrasi sorunlarına ve vesayetçi uygulamalara bir daha imkan vermeyecek yeni bir sistemi inşa etme kararlılığındayız. TEMEL HAK VE ÖZGÜRLÜKLERİ GÜVENCE ALTINA ALACAĞIZ: Ülkemizin neden güçlendirilmiş parlamenter sisteme ihtiyacı var? Çünkü ülkemiz, cumhuriyet tarihinin en derin siyasi ve ekonomik krizlerinden birini yaşamaktadır.  Bu krizin en önemli sebebi, cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi adı altındaki keyfî ve kural tanımaz sistemsizlik ve basiretsiz yönetimdir. Bizler, altı siyasi parti olarak, dünyanın ve ülkemizin demokrasi tecrübeleri ışığında; adaleti tesis etmek, farklılıklarımızı zenginlik kabul ederek bir arada özgürce yaşamak, toplumsal huzuru ve barışı sağlamak, tüm vatandaşların insan onuruna yaraşır bir hayat sürmesini güvence altına almak, çoğulcu ve demokratik bir Türkiye’yi inşa etmek ve gelecek nesillere de bu değerleri miras bırakmak için bir araya geldik. Söz veriyoruz: Hukuk devleti ve kuvvetler ayrılığı esasına dayanan Güçlendirilmiş Parlamenter Sistemde, temel hak ve özgürlüklerin tamamını ve kurumsal kültürün hakimiyetini teminat altına alacağız. BU SİSTEMDE GÜVENCE SİYASİ ETİK KANUNU’DUR: Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem; düşüncelerin özgürce ifade edildiği, din ve vicdan özgürlüğünün, basın özgürlüğünün, kadın haklarının, çocuk haklarının, çevre haklarının tam anlamıyla korunduğu özgürlükçü bir sistemdir. Bu sistem, devletin tüm kurumlarının hiçbir ayrım gözetmeksizin tüm vatandaşlarına eşit mesafede olduğu çoğulcu bir sistemdir. Bu sistem, kamu yönetiminde eşitlik, tarafsızlık ve liyakat ilkelerinin esas alındığı, yolsuzlukla etkin mücadele edildiği, düzenleyici ve denetleyici kurumların bağımsızlıklarının sağlandığı ve tabii ki üniversitelerin özgürleşeceği bir sistemdir. Güçlendirilmiş parlamenter sistem, şeffaf ve hesap verebilir bir sistemdir. Bu sistemde siyasi makamların millete hizmetten başka hiçbir amacı olmayacaktır. Bunun güvencesi de hazırlayacağımız Siyasi Etik Kanunu’dur. Sonuç olarak bizler, ortak idealimiz olan güçlendirilmiş parlamenter sistemi, milletimize ve gelecek nesillere barış ve huzur getirmesi inancıyla hayata geçirmeyi taahhüt ediyoruz.”