Yurt

CHP'li Çan: "Tarım Türkiye'de son elli yılın en kötüsünü yaşıyor"

CHP Samsun Milletvekili Murat Çan, Samsun'da bazı bölgelerde rüzgar ve güneş enerjisi santralleri kurulmasına ilişkin konuştu. Çan, "Kaldırıma bile patates dikin, soğan dikin, yeşillik dikin diyen bir iktidar 2017’de aldığı tek adam rejimiyle bu bölgeyi vatandaşın elinden gasp edip beşli çetelere, kartellere peşkeş çekmenin peşinde. Tarım Türkiye'de son elli yılın en kötü yılını yaşıyor. Buğday para etmiyor. Ayçiçeği para etmiyor ama vatandaşın hayvanının yemi olarak kullandığı bu araziyi de vatandaşın elinden almakla meşgul şu anda iktidar" dedi.

MEHMET REBİİ ÖZDEMİR

(SAMSUN) - CHP Samsun Milletvekili Murat Çan, Samsun'da bazı bölgelerde rüzgar ve güneş enerjisi santralleri kurulmasına ilişkin konuştu. Çan, "Kaldırıma bile patates dikin, soğan dikin, yeşillik dikin diyen bir iktidar 2017’de aldığı tek adam rejimiyle bu bölgeyi vatandaşın elinden gasp edip beşli çetelere, kartellere peşkeş çekmenin peşinde. Tarım Türkiye'de son elli yılın en kötü yılını yaşıyor. Buğday para etmiyor. Ayçiçeği para etmiyor ama vatandaşın hayvanının yemi olarak kullandığı bu araziyi de vatandaşın elinden almakla meşgul şu anda iktidar" dedi.

Havza'nın Hacıdede, Şeyhkoyun ve Ağdırhasan köylerinin ortak kullanımındaki mera alanının 700 dönümlük kısmına rüzgar ve güneş enerjisi santralleri inşa edilmesine yönelik girişimler hız kazanırken, bölge halkının tepkisi giderek yükseliyor.

Hacıdede Mahallesi sakinlerinden çiftçi Barış Özkan, "Bizim dedelerimiz 1924'te mübadeleyle gelmişler buraya.  Bize bırakmışlar bu dağları, emanet etmişler.  Biz gelecek yaşamlara hiçbir şey bırakamayacağız. Gelecek, benden sonra gelen nesle ya da torunuma hiçbir şey bırakamayacak" diye konuştu.

Hacıdede mahallesi sakinlerinden Zootekni Ziraat mühendisi Ozan Özkan, "2022 yılında burada bir toplantı oldu. Köylü karşı çıkmıştı bu firmanın toplantısında. Daha sonra işte ÇED süreçleri vesaire oldu. Şimdi bunun hukuki konuda düşündüğümüz zaman köylünün kadimden beri burada hayvancılık yapması karşı çıkması işte geçimini buradan sağlayıp ekonomiye katkıda bulunması durumları göz önüne alındığında Mera kanunun dördüncü, beşinci ve on birinci maddelerine aykırıdır. ÇED raporunda meranın 6. sınıf ve orta sınıf olduğu belirtilmiştir. 6. sınıf mera demek, erozyona maruz kalan alan demektir. Bu merada erozyon yoktur Vatan toprağına suikast. Başka bir şeyle ilgili de o açıklanamaz" ifadelerinde bulundu. 

Hacıdede mahallesi sakinlerinden emekli öğretmen Bilal Yılmaz da, "Gerekçesi ne? Bir sürü boş arazi var. Bir sürü boş alan var. Gitsinler onlara yapsınlar bunları. Yani sadece bu bölgede değil ki. Bizim otlağımızın meramızı niye bunlar, yok etmeye çalışıyorlar. Neden elimizden almaya çalışıyorlar?" tepkisinde bulundu. 

"Köylülerimizle birlikte direneceğiz"

CHP Samsun Milletvekili Murat Çan da bölgede yaptığı incelemeler ve köylülerden aldığı bilgilerin ardından şu değerlendirmelerde bulundu:

"Yüz yıldır Hacıdede köyünün sakinleri bu 720 dönümlük arazide hayvanları otlatıyorlar. Tamamen doğal. Hiçbir masrafı olmadan yüz yıldır aşağı yukarı bu bölgenin insanının geçim kaynağı hayvancılık üzerine. Bu tabii tarım için de elverişli alan. Bu bölgeye ısrarla yaklaşık 5-6 yıldan bu yana çevre etki değerlendirme raporu başka maarifetlerle araya başka bürokratik kanallar sokularak buranın rüzgar enerjisi sistemi için bir tesis haline gelmesi için oldukça uğraşılıyor. Çevre etki değerlendirmesinde burası mera ve düzlük arazi ama rüzgar enerjisi şu yukarıda orman alanına tahsis edilmiş bölgede kurulacak. Tribünler, paneller orada kurulacak ama burayı da ana kaynak gösterip esas işletmeyi orada yapıyorlar. Bu bölgeyi ve buradan yaklaşık bin dönüm daha geniş bir araziyi çevre değerlendirmesiyle rüzgar enerji sistemine daha sonra da güneş enerji sistemine dahil edecekler. Vatandaşlarımızın sonsuz şikayetleri var. Yüz yıldır yaklaşık bu bölgede tarımsal faaliyetlerini, hayvancılık faaliyetlerini yürütürken artık komisyonlar maarifetiyle muhtarımız önümüzdeki hafta tekrar komisyona girecek. Burada kendisi. Komisyonlar maarifetiyle bir takım parmak hesaplarıyla köylünün elinden bu alanın alınması söz konusu. Bir yandan kaldırıma bile patates dikin, soğan dikin, yeşillik dikin diyen bir iktidar ama 2017’de aldığı tek adam rejimiyle bu bölgeyi vatandaşın elinden gasp edip beşli çetelere, birtakım kartellere peşkeş çekmenin peşinde. Bu sene tarım Türkiye'de son elli yılın en kötü yılını yaşıyor. Aşağıda buğday para etmiyor. Ayçiçeği para etmiyor ama vatandaşın hayvanının yemi olarak kullandığı bu araziyi de vatandaşın elinden almakla meşgul şu anda iktidar. Bunun mücadelesi verilecek burada. Gelip burada keşifini yaptık. Önümüzdeki hafta tekrar geleceğiz buraya. Komisyonda alınacak kararı takip edeceğiz."