(ANKARA) -CHP Kadın Kolları 15. Olağan Kurultayı'nda genel başkan seçilen Asu Kaya, görevini Aylin Nazlıaka'dan devraldı. Kaya, "Biz artık kurultayımızı geride bıraktık. Bizim kurultaydaki demokratik tartışmalarımızı, münazaralarımızı herkes anlamaz. Onlar seçimlerle, kurultaylarla, kongrelerle gelmediği için bu işi bilmezler. Dolayısıyla bundan sonra hiç bir tartışmaya mahal yok" dedi.
CHP Kadın Kolları 15. Olağan Kurultayı'nda 477 oy alarak genel başkan seçilen CHP Osmaniye Milletvekili Asu Kaya, görevi önceki dönem CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Aylin Nazlıaka’dan devraldı. CHP genel merkezinde düzenlenen devir-teslim töreninde konuşan Kaya, şunları söyledi:
"Sayın Başkan birlikte mücadelemiz sizin bıraktığınız noktadan, bize teslim ettiğiniz noktadan hiç azalmadan artarak devam edecek. Bu bayrağı da devraldığım başta siz ardından önceki dönemlerde partimizin kadın kollarını, kadın hareketini yöneten yönlendiren tüm önceki dönem başkanlarımızın tecrübeleriyle, önerileriyle dayanışmamız daha da güçlenecek, daha da büyüyecek, Türkiye'mizin dört bir yanında, 81 ilinde bütün kadınlarla ve eşitlikçi erkeklerle çünkü biliyoruz ki biz onlarla hem Meclis’te dayanışıyoruz, tüm kadın haklarını biz onlarla dayanışarak, mücadelesini veriyoruz. Ve o erkekler o eşit erkekler sadece Meclis’te değil o eşitlikçi erkekler Türkiye'mizin dört bir yanında varlar. 81 ilinde varlar. Biz işte demokrasi, hak, hukuk, adalet, barış diyen, daha fazla gözyaşı istemeyen, kadın yoksulluğu son bulsun diyen, biz de iş, istihdam, güvence istiyoruz diyen, kadın cinayetleri dursun bu şiddet artık sona ersin diyenler, Anadolu ve Trakya'da hep birlikte örgütlerimizle tüm kadınlarla dayanışarak mücadelemizi büyüteceğiz, güçlendireceğiz ta ki ne zamana kadar? CHP'yi iktidar yapana kadar, halkın iktidarını hep birlikte gerçekleştirene kadar.
"Bundan sonra hiç bir tartışmaya mahal yok"
Sevgili Başkanım siz çok kıymetli işler yaptınız. Kadın hareketine çok farklı bir misyon, ivme kazandırdınız. Bunu bütün kadın örgütleriyle ördünüz. İlmek ilmek ördünüz. Bize düşen ise sizinle beraber diğer önceki dönem başkanlarımızla sizin tecrübelerinizle bu dayanışmayı, bu hareketi bütün Anadolu'ya Kars'a, Ardahan'a, Bitlis'e, Elazığ'a dört bir yanına siz de yaydınız ama daha da yaygınlaştırmak, sahada daha da görünür kılmak belki bir gün Elazığ'da bir basın açıklaması yaparak ama bütün ülkemizdeki 81 ildeki kadın örgütlerimizin ortaya koyduğu çalışmaları Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde dile getirmek ve tüm Türkiye kamuoyuna duyurmaktır maksadımız. Ve böylelikle biz gücümüzü daha da arttıracağız. Bütün kadın örgütlerimiz alandan Meclis'e daha görünür kılınacaklar. Geçim yoksa seçim var diyoruz. Ve en erken zamanda da iktidarda inşallah olmak üzere diyorum. Tüm emeklerinize, sahada döktüğünüz tüm alın terine sonsuz minnet, teşekkür şükranlarımla Başkanım.
Biz artık kurultayımızı geride bıraktık. Bizim kurultaydaki demokratik tartışmalarımızı, münazaralarımızı herkes anlamaz. Onlar seçimlerle, kurultaylarla, kongrelerle gelmediği için bu işi bilmezler. Dolayısıyla bundan sonra hiç bir tartışmaya mahal yok. Biz biriz ve beraberiz."
"Asu Başkan'a ve seçilen tüm yönetimine başarılar diliyorum"
Aylin Nazlıaka da şöyle konuştu:
"Öncelikle bu devir-teslim töreninde Asu Başkan'a ve seçilen tüm yönetimine başarılar diliyorum. Şunu söylemek istiyorum; bizler dört yıl önce ‘kotalar bize dar rotamız iktidar’ diye çıktığımız yolda gerçekten de çetin bir mücadele verdik. Dedik ki bizler kotaların içerisine sıkıştırılmak istemiyoruz. Eşit temsil istiyoruz, fermuar sistemi istiyoruz. Bu yöndeki duruşumuzdan, irademizden asla vazgeçmedik. Çok yoğun çalışmalar, kampanyalar yürüttük. Kadın örgütleriyle birlikte eşit temsil ve fermuar sistemine yönelik olarak kanun teklifi taslağı hazırladık. Bunun Meclis grubumuz tarafından teklifleştirilip Meclis’e verilmesi, Genel Kurul’a indirilmesi ve tüm süreçlerde sahiplendik. Bundan sonra da inanıyorum ki Asu Başkanla birlikte, ekibiyle birlikte, kadın kollarımızla birlikte gelecek ay yapılacak olan tüzük kurultayımızda bunu hayata geçireceğiz. Çünkü biz hakkımız olan bir şeyi istiyoruz. Onun için eşit temsil ve fermuar sistemi de bir haktır diyoruz bunu hayata geçirmekte partimize yakışır diyoruz. Ben bu vesileyle gölge kabinede yüzde 50 temsil oranını gözeten ve kadınların karar mekanizmalarında daha fazla yer alması yönünde samimi duruş sergileyen Genel Başkanımız Sayın Özgür Özel'e de teşekkür etmek istiyorum. Gerçekten kadınların karar mekanizmalarında daha fazla yer alması aslında hepimize güç ve umut veriyor değil mi? Onun için bu gücü bu umudu büyütmeye ihtiyaç var. Asu Başkanım biz bugün size 81 ilde 973 ilçede örgütlenmiş olan 550 bin kadın üyesi olan güçlü bir kadın kolları emanet ediyoruz. Biz bugün size her hafta zoru başaranlar anlamına gelen demir leblebi sohbetleriyle birlikte eğitimler düzenleyerek kadın kollarının sadece kadın politikaları içerisinde sıkıştıran değil, her alanda var eden bir anlayışı, bir bilinci teslim ediyoruz. Biz bugün size dünyadaki ve Türkiye'deki kadın hareketiyle sımsıkı kenetlenen politikalar üreten, bu politikaları derinleştiren ve yaygınlaştıran bir anlayışı, bir bakış açısını temsil ediyoruz. Ve biz bugün size İstanbul Sözleşmesi'nin 11., 20. ve 24. maddesinden hareketle hayata geçirdiğimiz ve partimiz muhalefette olsa bile partimizin icracı yanını gösteren yaşamak projemizi emanet ediyoruz. Bu projeyle on binlerce kadının hayatına dokunduk. Hep birlikte dokunduk. Ve kadınları duruşmalarda, karakollarda, adliyelerde, hastanelerde hiç ama hiç yalnız bırakmadık. Tüm şiddet mağduru kadınların ve istismara uğrayan çocukların ve onların bizden talepte bulunan aile yakınlarının taleplerine yanıt verdik. Dolayısıyla bu projenin devam etmesini çok ama çok önemsiyorum ve bu projeyi de size içtenlikle emanet ediyoruz.
"Bundan sonraki süreçte de partimizi iktidara taşımak için çalışmaya devam edeceğim"
Ve biliyorsunuz İstanbul Sözleşmesi için Danıştay'a dava açmıştım. Tüm dava süreçlerini takip etmiştim. Onun için inanıyorum ki sizinle birlikte İstanbul Sözleşmesi'nden vazgeçmeyenler olarak ilk seçimlerde partimizi iktidara taşıyacağız ve İstanbul Sözleşmesi'ni mutlaka ama mutlaka yeniden yürürlüğe sokacağız. Şimdi öyle bir dönemdi ki bir tarafta öldürücü bir pandemi vardı ama hepimiz, hepiniz sahalardaydık. Öyle bir dönemdik ki birçok afetle karşılaştık. Depremler, yangınlar, seller yine dayanışmayı yükselttik hepimiz sahalarda olduk. Ve bir genel seçim geçirdik. İki turlu bir Cumhurbaşkanlığı seçimi geçirdik. Biz yerel seçim geçirdik. Bir kurultay geçirdik. Son olarak kadın kolları kurultayı yaşadık. Çok önemli deneyimler biriktirdik. Ben bu süreçte kadın kollarına verdiği değer ve önem için 7'nci Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'na ve Genel Başkanımız Sayın Özgür Özel'e minnet duygularımı sunuyorum. Her ikisine de çok çok teşekkür ediyorum. Ve bu yoğun süreçte başta kadın kolları genel sekreterimiz, dayanışma içerisinde olduğumuz MYK üyelerimiz il ilçe kadın kolu başkanlarımız, il ilçe kadın kolları yöneticilerimiz, kadın muhtarlarımız, kadın belediye meclis üyelerimiz, partimize her kademede hizmet etmiş olan kadın üyelerimiz, sivil toplum örgütlerinin, sendikaların, odaların kıymetli kadın temsilcileri, üyeleri her birinin ismini sayamayacağım kadar yoğun bir çalışma yürüttüğümüz, birlikte omuz omuza yürek yüreğe mücadele etmekten onur duyduğum herkese tek tek çok teşekkür ediyorum.
Biliyorum ki benim 81 ilde de 973 ilçede de kapısını çalabileceğim, evinde kalabileceğim, sıcacık sohbetlerle, yüreğimi ısıtabilecek kız kardeşlerim ve eşitlikçi erkekler var. Bu süreçte yine dayanışmayla da yanımızda olan eşitlikçi erkeklere de teşekkür etmeyi atlamış olmayayım. Onlara da yine teşekkür ediyorum. Son olarak size şunu söylemek istiyorum; ben emek ve mücadeleyle yoğrulmuş Atatürk ilke ve devrimlerine yürekten bağlı olan CHP’li bir kadınım. Bundan sonraki süreçte de emeğimle, mücadelemle partimizi hep birlikte iktidara taşımak için çalışmaya devam edeceğim. Eminim ki yollarımız hep kesişecek. Eminim ki bir ve beraber olacağız. Eminim ki dayanışmayı yükselteceğiz. Mutlaka ama mutlaka ilk seçimlerde partinizi iktidara taşıyacağız. Cumhuriyet’i yeniden demokrasiyle taçlandıracak olan irade kadınların eşitlik ve adalet mücadelesiyle yükselecektir. Bu duygularla yaşasın kadın dayanışması, yaşasın kadın gücü diyorum.
Kurultay geride kaldı. Ama Asu Başkan’ın rengi kırmızıydı benim rengim mordu biliyorsunuz. Bugün iki çiçek yaptırdık. Uygun görürseniz siz bana kırmızıyı verin ben size moru vereyim böylelikle yüreklerimizi de birleştirmiş olalım."
Konuşmalarının ardından Nazlıaka ile Kaya birbirine çiçek verdi.