TBMM’nin 1 Ekim günü yapılan açılışında MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan ve arkadaşlarıyla tokalaşmıştı. Bahçeli'nin bu hareketi sonrası yeni bir çözüm sürecinin başlayacağı iddiaları gündeme geldi. Bu gelişmenin ardından Bahçeli, "DEM sıralarına giderek elimi uzattım. Uzattığım el milli birlik ve kardeşliğimizin mesajıdır. Uzattığım el ilk Meclis'in ve cumhurbaşkanımızın meşale gibi yanan aydınlığıdır" açıklamalarında bulunmuştu. 

Birçok siyasetçinin açıklama yaptığı "Çözüm Süreci" tartışmalarına ilişkin AK Parti Kurucularından Bülent Arınç'tan da açıklama geldi. Artı Gerçek'ten İrfan Aktan'a konuşan Eski Meclis Başkanı ve AKP Kurucularından Bülent Arınç,

Şimşek kartlardan 750 TL kesinti için geri adım sinyali verdi Şimşek kartlardan 750 TL kesinti için geri adım sinyali verdi

"YENİ BİR YÖNTEME İHTİYACIMIZ VAR"

Arınç, "Türkiye’de geçmişten bu yana bir Kürt sorunu var. Toplumsal ve siyasi açıdan bakarsak, bu sorunun çözülmesi lazım. Çözüm süreci denen sürecin aynı içerik ve isimle tekrarlanması mümkün değil. Bu artık lanetli bir kavram haline geldi. O yüzden Mevlana’nın tabiriyle şimdi “yeni bir gün, yeni şeyler söylemek lazım.” Dolayısıyla “barış süreci”, “çözüm süreci” gibi artık demode olmuş veya kullanılıp bir kenara atılmış ve bana göre örgütün ihanetiyle sonlanmış süreci bir kenara atıp yeni argümanlarla, yeni bir diyalektikle, yeni bir stratejiyle ülkedeki bu ikiliğin, bu üçlüğün ortadan kaldırılmasına ihtiyacımız var. Gerçekten huzura kavuşmamız için bu gerekiyor. Tabii bunun dinamiklerini ayrıca konuşuruz" ifadelerini kullandı.

"ÖCALAN ÇAĞRI YAPSIN DİYORSANIZ BUNUN İÇİNİ DOLDURMAK ZORUNDASIZ"

"Evet, ben bundan ümitliyim. Mesele sadece buysa ve DEM Parti bundan memnunsa, mesele kalmamıştır. Ben işin çok derinliğine girmem. Ama “Öcalan çağrı yapsın” diyorsanız, bunun içini doldurmak zorundasınız. Öcalan bu çağrıyı 11 sene önce yaptı; sonra yaşadıklarımızı ise biliyoruz. Yeni şeyler söylemek lazımdır noktasına geldiysek, bugün başka türlü dinamiklere ihtiyaç var."

"NEZAKETE O KADAR SUSAMIŞIZ Kİ"

Arınç, insanların tekrar buna ümitlendiğini belirterek, "İnsanlar tekrar böyle bir şeyin başlayacağı ümidi içinde. Nezakete o kadar susamışız ki, birisinin el sıkması bile hoşumuza gidiyor. Birisinin yüzüne gülerek bakmak bile insanları umutlandırıyor. Açıkçası bu benim için adeta buruk bir sevinç" dedi.

Arınç konuşmasına şu sözlerle devam etti;  "Niye bugüne kadar böyle gelmedik? Sabah böyle söyleyip akşam niye farklı davranıyoruz? Sabah söylenenlere mi inanacağız, akşam yapılanlara mı? Veya bugüne kadar söylenenler gerçekten bir senaryo muydu? Bunlara hiç inanmamak mı gerekiyordu?" 

"DEM PARTİ KAPATILMALIDIR"

Arınç, Bahçeli hakkında, "Sayın Bahçeli saygı duyduğumuz bir devlet adamı. Ama ben biliyorum ki, en az iki senedir her gün “HDP kapatılmalıdır”, “HDP’yi kapatmıyorsa Anayasa Mahkemesi kapatılmalıdır”, “DEM Parti kapatılmalıdır”, “DEM’in milletvekillerine maaş verilmemelidir” diyen bir insan, sonunda çıkıp artık yeni bir sürece girdik diyor. Buna sevinmek gerekir ama, içimizde de “niye bu kadar zaman boşa geçti” diye bir burukluk var" açıklaması yaptı.

"BİR TOKALAŞMADAN BU KADAR SONUÇ ÇIKMAZ"

Bahçeli'nin DEM'li vekillerle tokalaşmasına yönelik, "Yani bir tokalaşmadan bu kadar sonuç çıkmaz. Siyasette bir nezaket göstergesi olarak kabul edilirse, Bahçeli Demirtaş’la da, Ahmet Türk’le de tokalaşmıştır. Ondan sonra söyledikleri de vardır. E, Bahçeli’nin benim hakkımda da söylediği çok ağır sözler vardır ve bundan dolayı da bugüne kadar herhangi bir özrü de olmamıştır.

Ben siyaseten, işin AK Parti tarafında olan bir insan olarak bunu unutmam ama, her gün de gündeme getirmem. En uzak durduğunuz bir insan bile yanınıza gelip elini uzattığında, herhalde siz de uzatırsınız. Gönlünüzden ne geçtiğine, kalbinizi yararak bakamam. Fakat sadece bir el uzatma, tokalaştırma ritüeline bakarak, bunu çok amaçlı bir iş için kullanabilmek bana çok inandırıcı gelmiyor. Ama her şeye rağmen, evet, bu bir süreç olarak başlamalıdır. Buna ihtiyaç vardır diyorlarsa, bir fayda olabilir. Kilidi açmak için bir anahtara ihtiyaç var. Sıkılı yumrukla el sıkışılamaz. Sohbeti açmak için bir el sallamaya, bir merhabaya ihtiyaç var" ifadelerini kullandı.

Editör: Balcan Hande