Bülten

Beylikdüzü Sahaf Söyleşileri, “Karadeniz Vapuru” söyleşisiyle devam etti

Beylikdüzü 11. Barış ve Sevgi Buluşmaları kapsamında düzenlenen Beylikdüzü Sahaf Söyleşileri, koleksiyoner Osman Tan Erkır’ın “Karadeniz Vapuru” söyleşisiyle devam etti. Erkır, “Genç Cumhuriyet Medeniyetin Sularında: Karadeniz Vapuru’nun Hikayesi” başlıklı sunumunda önemli bir belgeyi de ilk kez kamuoyuyla paylaştı. 

(İSTANBUL) - Beylikdüzü 11. Barış ve Sevgi Buluşmaları kapsamında düzenlenen Beylikdüzü Sahaf Söyleşileri, koleksiyoner Osman Tan Erkır’ın “Karadeniz Vapuru” söyleşisiyle devam etti. Erkır, “Genç Cumhuriyet Medeniyetin Sularında: Karadeniz Vapuru’nun Hikayesi” başlıklı sunumunda önemli bir belgeyi de ilk kez kamuoyuyla paylaştı. 

Cumhuriyet Etkinlik Alanı’nda gerçekleştirilen ve moderatörlüğünü Ümit Nar’ın üstlendiği 8. Sahaf Söyleşileri’nin ikinci gün konuğu, Osman Tan Erkır oldu. Cumhuriyet dönemine dair önemli notların paylaşıldığı söyleşide Erkır; Karadeniz Vapuru’nun hikayesini 1925-1926 yıllarındaki reformlar, modernleşme süreci ve dönemin atmosferi içinde sunarken, ‘yüzen fuar’ fikriyle yola çıkarılan ve Avrupa’nın belli başlı limanlarını dolaşan vapurun bir afişini de ilk kez Beylikdüzü’nde kamuoyuyla paylaştı. Osman Tan Erkır’ın görselini paylaştığı Namık İsmail imzalı afişin 1926’da yapıldığı belirtildi.

Erkır’ın aktardığı bilgilere göre, yolculuğuna Galata’dan başlayan Karadeniz Vapuru, 12 Avrupa ülkesinin 10 limanına uğradı. Toplamda 86 gün 22 saatte İstanbul’a geri dönen vapur, bu arada 16 baloya ve 36 ziyafete de ev sahipliği yaptı. Vapurun uğradığı limanlar arasında Hamburg, Amsterdam ve Londra gibi önemli limanlar da yer aldı. Kopenhag’da tanışan Galatasaray Lisesi öğrencisi Kamil Bey ile Danimarkalı Edith Hanım’ın arasındaki aşk ve Edith Hanım’dan Marsilya limanına gönderilen mektup da Osman Tan Erkır’ın sunumunda ilk kez ortaya çıkardığı bilgiler ve belgeler arasında oldu. 

Sahaf Festivali kapsamında gece mezatı da gerçekleştirildi. Önemli eserin farklı dönemlere ait baskılarına ulaşma imkanı yakalayan kitapseverler, açık artırma usulü ile kitaplara sahip oldu.