Yurt

Avukat Aktan Özkan, Dursun Ali Koyuncu'nun tutuklanmasıyla ilgili konuştu: "Esas mesele Reşit Kibar'ın öldürülmesiyle ile ilgili olayın perde arkasının aydınlatılmaması”

Artvin'in Hopa ilçesinde ağaç kesimine engel olmak isterken açılan ateş sonucu öldürülen Reşit Kibar'ın aile avukatı Aktan Özkan, saldırıdan sağ kurtulan görgü tanığı Dursun Ali Koyuncu'nun tutuklanmasıyla ilgili "Dursun’un tutukluluk hali adli bir karar değildir tamamen bir kaçırma ve alıkoyma halinden ibarettir. Esas mesele burada Reşit Kibar'ın öldürülmesiyle ile ilgili olayın perde arkasının aydınlatılmaması, gölgede bırakılmasıdır” dedi.

UĞUR İSTANBULLU

(ARTVİN)- Artvin'in Hopa ilçesinde ağaç kesimine engel olmak isterken açılan ateş sonucu öldürülen Reşit Kibar'ın aile avukatı Aktan Özkan, saldırıdan sağ kurtulan görgü tanığı Dursun Ali Koyuncu'nun tutuklanmasıyla ilgili "Dursun’un tutukluluk hali adli bir karar değildir tamamen bir kaçırma ve alıkoyma halinden ibarettir. Esas mesele burada Reşit Kibar'ın öldürülmesiyle ile ilgili olayın perde arkasının aydınlatılmaması, gölgede bırakılmasıdır” dedi.

Reşit Kibar'ın avukatı Aktan Özkan, Reşit Kibar'ın öldürülmesi sonrasında tutuklanan Dursun Ali Koyuncu'yla ile ilgili ANKA Haber Ajansı'na konuştu. Artvin’de artan tepkilerle birlikte yaşanan gözaltılar ve yaşanan tutuklama nedeniyle Artvin Hopa’ya gelen Halkevleri Genel Başkanı Nebiye Merttürk ve DEM Parti Diyarbakır Milletvekili Halide Türkoğlu yaşananlara tepki gösterdi.

Reşit Kibar'ın avukatı Aktan Özkan şunları söyledi:

"Reşit Kibar'ın öldürülmesinden dört gün geçti hala olay azmettiricileriyle birlikte olayın arka planındaki organizasyon itibarıyla hala aydınlatılabilmiş değil. Bu aydınlanmanın sağlanabilmesi için aslında olayın ardındaki diğer failleri işaret edebilmek için olay günü orada olan Dursun Ali Koyuncu ve arkadaşları ifadelerini tamamladılar ve olayda farklı kişilere dair farklı meseleler üzerinden dikkat çekmeye çalıştılar ifadelerinde. Nitekim olayda kullanılan silahın ruhsat sahibinin de olay içinde çok ciddi parmağı olduğuna dair çeşitli ifadelerde bulundular. Söz konusu şirketin olayın organizasyonu bakımından aslında ne kadar da işin içinde olduğuna dair belli başlı şeylere dikkat çekmeye çalıştılar. Fakat nedense aslında savcılığın bununla ile ilgili harekete geçmesi gerekirken, yani Reşit’in öldürülmesinde başka kimlerin parmağı var diye bunlarla ilgili bir araştırma yapması gerekirken verilen ifadelerin ardından tam aksine gece yarısı sabaha karşı saat 3'te Dursun’un evi basılarak Dursun’u gözaltına almışlar.

"Esas mesele burada Reşit Kibar'ın öldürülmesiyle ile ilgili olayın perde arkasının aydınlatılmaması"

Şimdi burada dikkatimizi çeken de şu; soruşturmayı Hopa Cumhuriyet Başsavcılığı yürütüyor Dursun’un tutuklanması ile ilgili olarak. Dursun’un yakalandığı yer Hopa’daki köydeki evi ve dolayısıyla aslında Dursun’un başta bir ifadesi Hopa’da alınması gerekiyor. Muhtemel oldur ki Hopa halkı buna tepki gösterir itiraz eder bir kamuoyu tepkisi oluşur fiili olarak diyerek daha doğrusu bu kaygıyla Dursun’un ne yazık ki Artvin’e kaçırıyorlar ve Dursun’un ifadesini Artvin’de alıyorlar. Şimdi usule aykırı şeyler var ve Hopa’daki olaylar nedeniyle Hopa savcısının yürüttüğü bir soruşturmada. Hopa’da gözaltına alınan Dursun’un ifadesi Artvin’de alınıyor ve bir de Hopa’ya SEGBİS'le bağlanılarak. Dediğimiz aslında bu Dursun’un tutukluluk hali adli bir karar değildir tamamen bir kaçırma ve alıkoyma halinden ibarettir. Esas mesele burada Reşit Kibar'ın öldürülmesiyle ile ilgili olayın perde arkasının aydınlatılmaması gölgede bırakılmasıdır.”

“Şirketler gidecek biz kalacağız yaşam alanlarımızı savunmaya her zaman olduğu gibi devam edeceğiz”

Halkevleri Genel Başkanı Nebiye Merttürk yaptığı açıklamada şunları söyledi:

"3 Eylül günü AKP’nin ihaleyi vermiş olduğu şirket ve onun tetikçileri Reşit Kibar'ı öldürmüşlerdir Cankurtaran ormanında. Aynı saldırıda Reşit Kibar'la orada bulunan Dursun Ali Koyuncu arkadaşımız bu Cankurtaran'daki direnişin sembol isimlerden biri. Aynı zamanda Artvin Halkevleri yöneticimiz Dursun Ali Koyuncu sağ kurtulmuştu bu saldırıda. Ardından Reşit Kibar'ın ölümünün üzerine Reşit Kibar'ın sesini bunun mücadelesini her yere taşımak için hep birlikte tüm Türkiye seferber oldu. Hem Reşit Kibar'ın ölümünü protesto ettik hem de doğamıza çevremize ormanımıza sahip çıktığımızı tüm Türkiye’de en yüksek sesle dile getirdik. Dursun Ali tam da bu nedenle bu sesi kısmak istedikleri için yani doğasını savunan köylülerin sesini kısmak için Reşit Kibar'ın mücadelesinde geri adım attırmak için gözaltına alında ve hiçbir şekilde avukatlarına haber verilmedi. Aynı zamanda suçlama gerekçelerini bilmeden hızlıca da tutuklandı. Peki Dursun Ali tutukluyken kim serbestti Yunus Merttürk hakkında Yapısoy Beton Şirketi'nin yöneticisi hakkında herhangi bir işlem yapılmış değil henüz. Aynı zamanda o gün orada bulunan silah sahibi ve azmettirici Fikret Merttürk hakkında adli kontrol şartıyla serbest bırakılma kararı alındı ve azmettirici bir katil bugün aramızda serbest bir şekilde dolaşıyor."

“Tutuklamalar ve gözaltılar hiçbir şekilde demokratik mücadele verenleri susturamayacaktır”

DEM Parti Diyarbakır Milletvekili Halide Türkoğlu ise şunları söyledi:

"Biliyorsunuz geçtiğimiz günlerde Hopa’nın Cankurtaran mevkiinde köylüler kendi toprağını korumak için bir mücadele gerçekleştirdiler. Maden şirketinin arkasından turizm adı altında şirketin araçları sahaya girmesi söz konusuydu. Bu yönüyle de itirazlar gelişmişti ve bu itiraz sonucunda şirkete bağlı kişiler tarafından ateş açıldı ve Reşit Kibar yaşamını yitirdi. Bu Türkiye’de ve ekolojik mücadelesi veren bir siyasi parti olarak içimizi yakan bir durumdu. Çünkü insanlar kendi toprağını ve doğasını savunurken bir katliamla karşı karşıya kalması bu ülke için utanç verici bir şeydir. Bizlerde aileye destek olmak için geldik ve aileyi ziyaret ettik taleplerini dinledik ve özellikle Reşit Kibar'ın eşinin bu sürecin takip edilmesi talebi çok önemliydi. Biz de bu süreci takip edeceğiz DEM Parti kadın meclisi olarak takip edeceğiz."