(ANKARA) - ABD Adalet Bakanlığı, 7 Ekim’de İsrail'e düzenlenen saldırılar nedeniyle Yahya Sinwar başta olmak üzere diğer Hamas liderleri hakkında suç duyurusunda bulunduğunu açıkladı.
ABD Başsavcısı Merrick Garland, 3 Eylül Salı günü Hamas üyesi altı kişinin "ABD vatandaşlarını öldürmek, terörizmin finansmanını sağlamak için komplo kurmak ve kitle imha silahları kullanmakla" suçlandığına ilişkin bir açıklama yaptı.
7 maddelik suç duyurusunda, İran ve Lübnan Hizbullah'ını da Hamas üyelerine askeri malzemeler de dahil olmak üzere mali destek ve silah sağladığına ilişkin iddialara da yer verildi. Garland, konuya ilişkin yaptığı açıklamada, "Şikayetimizde de belirtildiği gibi, silahlarla, siyasi destekle, İran hükümetinin finansmanıyla ve Hizbullah'ın desteğiyle donanmış bu sanıklar, Hamas'ın İsrail devletini yok etme ve bu amaca hizmet eden sivilleri öldürme çabalarına öncülük etti" dedi.
Haniye’nin de adı suç duyurusunda var
Suç duyurusunda, içlerinde İran’da suikast sonucu öldürülen İsmail Haniye de dahil olmak üzere üçü ölü toplamda altı sanığın adı yer alıyor. Yaşayan sanıklar arasında Gazze'de saklandığına inanılan Sinwar, Doha'da yaşayan ve Hamas’ın siyasi ofisinde yetkili olan Halid Meşal ve Lübnan'da yaşayan üst düzey Hamas yetkilisi Ali Baraka var.
ABD Adalet Bakanlığı'ndan bir yetkiliye göre, ABD savcıları şubat ayında Hamas’ın bahsi geçen 6 ismine karşı suç duyurusunda bulundu ancak Haniye'yi yakalama umuduyla şikayeti gizli tuttu. Haniye’nin suikast sonucu ölümünün ardından Adalet Bakanlığı, suçlamaları kamuoyuna açıklamaya karar verdi.
ABD'den 6 rehine infazının "acil ateşkes görüşmeleri" çağrısı
Suç duyurusunda, 7 Ekim saldırıları, Hamas’ın tarihindeki "en şiddetli, büyük ölçekli terör saldırısı" olarak tanımlandığı bildirildi.
Suç duyurusu, Beyaz Saray'ın, Gazze'de yaklaşık 11 aydır devam eden savaşı sona erdirmek için Mısır ve Katarlı mevkidaşlarıyla yeni bir ateşkes ve rehine anlaşması teklifi hazırladığını açıklamasının ardından geldi. Ulusal Güvenlik Sözcüsü John Kirby, 6 rehinenin yakın zamanda "infaz edilmesinin" görüşmelerdeki "aciliyet duygusunu" vurguladığını söyledi.
